Translation of "Serin" in Portuguese

0.008 sec.

Examples of using "Serin" in a sentence and their portuguese translations:

Hava serin.

Está frio.

Sabahleyin hava serin.

De manhã, o ar é fresco.

Bugün hava serin.

Está fresco hoje.

Bu yaz serin.

Este verão está friorento.

İlaçlar da gayet serin. Onları mağarada serin tuttuk.

E os medicamentos continuam frescos, graças à temperatura da caverna.

Burası çok daha serin.

E a ficar mais fresco.

Güzel, serin bir su.

Água fresquinha.

Hava yağmurdan sonra serin.

Fica fresco após a chuva.

Burada hava gerçekten serin.

Aqui é bem legal.

Bugün güzel ve serin.

Está agradável e fresco hoje.

Çok daha serin olsa da...

É muito mais fresco,

Onu serin bir yerde tut.

Guarde isso num lugar frio.

Biz sadece serin olduğunu düşünmüyoruz.

Apenas não achamos que isso é legal.

Biraz serin tatlı su iç.

Beba água doce fresca.

Serin mağarada mı, yüksek ağaçta mı?

Caverna fresca? Ou árvore alta?

Serin olsalar da yağmalanmış ve kırılmışlar.

Apesar de estarem frescos, foram saqueados e partidos.

...ısıyı yayarak fili serin tuttuğunu gösteriyor.

... que libertam calor e o mantêm fresco.

Vay canına, burası çok daha serin.

Está muito mais fresco aqui.

Aslında bunu hissedebiliyorum. Şimdiden daha serin.

Já estou a sentir-me a refrescar.

Serin ve kuru bir yerde saklayınız.

- Armazene num lugar seco e frio.
- Conservar em lugar fresco e seco.

Evet, bu çamur çok güzel ve serin.

Esta lama é perfeita, está muito fresca.

Dün hava sıcaktı ama bugün daha serin.

Ontem estava quente, mas hoje está mais fresquinho.

Buranın ne kadar daha serin olduğu şimdiden hissediliyor.

Dá para sentir imediatamente que é mais fresco.

Ancak avın gürültüsü serin gecede çok ilerilerden duyuluyor.

Mas o som da caçada chega longe no ar fresco da noite.

Ve bu ilaçlar için iyi olurdu. İçerisi çok serin.

seria bom para os medicamentos, está mais fresca.

Bu onları serin tutacaktır. Hem gölgedeler hem de çamurda.

Assim, ficam fresquinhos, à sombra, enterrados na lama.

Bu yüzden böcekler daha serin bir yerde saklanıyor olacaklar.

por isso os bicharocos vão esconder-se em lugares frescos.

Bu kanyon yarığı da serin olduğu için hızlı buharlaşmıyor.

E como está fresquinho nesta ravina, não evapora depressa.

Ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok serin.

seria bom para os medicamentos, está mais fresca.

- Lütfen doğrudan güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayın.
- Lütfen direkt güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayınız.

Por favor, guarde em local fresco e seco, que não receba luz solar direta.

Bir yeraltı madeni, yüzeydeki sıcaklıktan 20-30 derece daha serin olabilir.

Uma mina subterrânea pode ser até seis graus mais fresca do que a temperatura à superfície.

Ama bunu yapmadan önce bu ilaçları halletmeliyiz. Onları serin tutacak bir şey yapmalıyız.

Mas, antes, temos de tratar dos medicamentos e fazer algo para mantê-los frescos,

Bu ilaçlar için iyi olmaz. Onları serin tutmak için başka bir plana ihtiyacımız var.

Não é bom para os medicamentos. Preciso de um plano para mantê-los frescos.

Bu da ilaçlar için iyi olmaz. Onları serin tutmak için başka bir plana ihtiyacımız var.

Não é bom para os medicamentos. Preciso de um plano para mantê-los frescos.

Bu mağarada kamp yapabiliriz ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok daha serin.

Podemos acampar nesta caverna, seria bom para os medicamentos, está mais fresca.