Translation of "Ormanın" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Ormanın" in a sentence and their portuguese translations:

Aslan ormanın kralıdır.

O leão é o rei da selva.

Mantarlar ormanın geri dönüşümcüleridir.

Os fungos são os recicladores da floresta.

Neredeyse ormanın zihni gibi.

É como a floresta da mente.

Ormanın perili olduğu söyleniyor.

Dizem que a floresta é assombrada.

Yuvasından çıkmış, ormanın kenarında dolaşıyordu.

Ele estava fora da toca, a mexer-se perto da orla da floresta.

Tom ormanın içinde sessizce yürüdü.

Tom andou silenciosamente pela floresta.

Ormanın içinde bir patika var.

Há uma trilha na floresta.

Geceleyin, ormanın meyveleri tamamen onlara kalır.

À noite, têm os frutos da floresta para si.

Tom orada ormanın içinde tek başına.

Tom está lá na floresta sozinho.

Yarın ormanın bize sunacağı maceraları kim bilir?

Quem sabe que desafios a selva terá para nós amanhã?

Geceleri... ...ormanın ağaç örtüsü fantastik yaratıklarla canlanır.

À noite... ... o dossel da selva ganha vida com animais fantásticos.

Geceleri ormanın derinlikleri çok tehlikeli olduğu için

A floresta mais profunda é super perigosa à noite,

Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.

E levou-o para a floresta enevoada.

Bunu yaparsan ormanın tüm sürecine müdahale etmiş oluyorsun.

que estaríamos a interferir com o processo da floresta.

Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.

A luz do luar passa pelas copas, mas só dois por cento atinge o solo da floresta.

Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.

A neve dificulta a tarefa de encontrar alimento no solo da floresta. Tem de procurar noutro local.