Translation of "Kalır" in Hungarian

0.017 sec.

Examples of using "Kalır" in a sentence and their hungarian translations:

- Sorun çözümsüz kalır.
- Sorun çözülmemiş kalır.

Megoldatlan maradt a probléma.

Alaska ormanlarında mahsur kalır.

Ez a béka az alaszkai erdőben rekedt.

Tom nadiren geç kalır.

Tom ritkán késik.

Söz uçar, yazı kalır.

- A szó elrepül, az írás megmarad.
- A szó elszáll, az írás megmarad.

Vegas'ta olanlar, Vegas'ta kalır.

- Ami Vegasban történik, maradjon Vegasban.
- Ami Vegasban történik, arról máshol nem beszélünk.

- Bir süre burada kalır mısın?
- Lütfen bir süreliğine burada kalır mısın?

Maradnál egy kicsit?

Ancak birkaç hücre hayatta kalır.

De néhányan túlélik.

Vatansever, ahlaki ilkelerine bağlı kalır.

Egy hazafi ragaszkodik az erkölcsi elveihez.

Gezegendeki su miktarı sabit kalır.

Bolygónk vízkészlete nem változik.

Para bir sorun olarak kalır.

Továbbra is a pénz a kérdés.

Kafamın içinde olanlar kafamda kalır.

Ami végbemegy a fejemben, az ott is marad.

Makaklar, bu termal havuzda saatlerce kalır.

A makákók órákat töltenek ebben a termálvizes medencében.

Geceleyin, ormanın meyveleri tamamen onlara kalır.

Éjszaka egyedül rendelkeznek az erdő gyümölcsei felett.

Banka sekizden ikiye kadar açık kalır.

A bank nyolctól kettőig van nyitva.

Tom pazartesileri okula genelde geç kalır.

Hétfőnként Tom gyakran elkésik az iskolából.

O, her gelişinde uzun süre kalır.

Sokáig marad mindig, amikor csak jön.

Saatim bir günde beş dakika geri kalır.

Az órám naponta öt percet késik.

Bu saat günde üç dakika geri kalır.

Az az óra naponta három percet késik.

Saatim bir günde iki dakika geri kalır.

Az órám naponta két percet késik.

Bir pislik her zaman bir pislik kalır!

A picsa picsa marad.

Ay'ın parlaklığı arttıkça süper sezgiler biraz atıl kalır.

Ahogy fényesebb lesz a Hold, a kiélezett érzékek veszítenek fontosságukból.

Mutlu bir evliliğin sırrı, bir sır olarak kalır.

A boldog házasság titka titok marad.

Kim şarap, kadın ve şarkı sevmez; bütün hayatı boyunca aptal kalır.

Aki nem szereti a bort, nőket és a dalt, egész életére bolond marad.

- O, babasından daha az akıllı değil.
- Bilgeliği babasından geri kalır değil.

Ő nem kevésbé bölcs, mint az apja.

Ama beş metrelik hayalet vatozlar bile denizlerdeki en büyük balığın yanında ufak kalır.

De még az ötméteres atlanti ördögrája is eltörpül a tenger legnagyobb hala mellett.

Sadece 5 saniye ya da 10 saniye sabunla yıkasanız bile, elleriniz hala kirli kalır.

ha csak 5, 10 másodpercig mosod a kezed... még mindig rajta lesz a kezeden...

- Tom bazen gece geç saatlere kadar uyumaz.
- Tom bazen gece geç saatlere kadar ayakta kalır.

Tom néha későig fennmarad este.

- Acele işe şeytan karışır.
- Acele ile menzil alınmaz.
- Acele giden ecele gider.
- Acele yürüyen yolda kalır.

- Hamar munka ritkán jó.
- Lassan járj, tovább érsz.
- Lassan járj!