Translation of "Bağırdı" in Portuguese

0.016 sec.

Examples of using "Bağırdı" in a sentence and their portuguese translations:

Anne bağırdı.

A mamãe chorou.

Onlar bağırdı.

Eles gritaram.

Kim bağırdı?

Quem gritou?

Tom bağırdı.

Tom gritou.

Tom, Mary'ye bağırdı.

- Tom gritou com Maria.
- Tom gritou com Mary.

Tom herkese bağırdı.

Tom gritou com todo mundo.

O ona bağırdı.

Ela gritou com ele.

Sami, Leyla'ya bağırdı.

O Sami estava gritando com a Layla.

Kalabalık tekrar için bağırdı.

A multidão gritava pedindo bis.

- Acıdan bağırdı.
- Acıdan bağırdım.

Gritei de dor.

O, acı içinde bağırdı.

Ele gritou de dor.

Tom "hayıır!" diye bağırdı.

"Nãoo!" gritou o Tom.

O "İmdat!" diye bağırdı.

Ele gritou: "Socorro!"

Tom Mary'ye Fransızca bağırdı.

Tom gritou com Mary em francês.

Tom acı içinde bağırdı.

Tom gritou de dor.

Tom yardım için bağırdı.

Tom gritou por ajuda.

Ken yardım için bağırdı.

Ken gritou por ajuda.

Tom Mary'nin adını bağırdı.

Tom gritou o nome de Maria.

Tom neden sana bağırdı?

- Por que o Tom gritou contigo?
- Por que o Tom gritou com você?

O sinirlendi ve bana bağırdı.

Ela perdeu a calma e gritou comigo.

Tom bütün gece boyunca bağırdı.

Tom chorou a noite toda.

Aniden, Tom acı içinde bağırdı.

De repente, Tom chorou de dor.

Tom Fransızca bir şey bağırdı.

Tom gritou algo em francês.

Tom Fransızca bir şeyler bağırdı.

Tom gritou algo em francês.

Ona bağırdı fakat o duymadı.

Ela gritou com ele, mas ele não a ouviu.

Tom Mary'ye yalancı diye bağırdı.

Tom chamou Maria de mentirosa.

Tom Mary'ye korkak diye bağırdı.

Tom chamou Maria de covarde.

Tom sinirlendi ve Mary'ye bağırdı.

Tom ficou bravo e gritou com Mary.

O, bir gol attığında, kalabalık bağırdı.

- A multidão vibrou quando ele marcou um gol.
- A galera vibrou quando ele fez um gol.

Tom bağırdı ama kimse onu duymadı.

Tom gritou, mas ninguém o ouviu.

Yardım için bağırdı fakat hiç kimse gelmedi.

Ela gritou por ajuda, mas ninguém veio.

O, küvetten çıktı ve "Eureka!" diye bağırdı.

Ele saiu da banheira e gritou: "Heureca!"

Tom elinden geldiği kadar yüksek sesle bağırdı.

Tom gritou o mais alto que pôde.

Tom tam suya dalmadan önce Fransızca bir şey bağırdı.

Tom exclamou algo em francês logo antes de mergulhar na água.

" Kurt, kurt " diye çocuk bağırdı! ve köylüler ona yardım etmek için dışarı çıktılar.

O garoto gritou "Lobo, lobo!" e os aldeões vieram para ajudá-lo.

- Bir adam elini sallayarak bir şeyler bağırdı.
- Bir adam elini sallayarak, bağırarak bir şey söyledi.

- Um homem gritou algo, balançando a mão.
- Um homem gritava algo, balançando a mão.