Translation of "Aklıma" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Aklıma" in a sentence and their portuguese translations:

Aklıma şey geldi

Algo veio à minha mente

Onun sözleri aklıma geldi.

Suas palavras vieram à mente.

Aklıma bir fikir geldi.

Estou tendo uma ideia.

O asla aklıma gelmedi.

- Isso nunca passou pela minha cabeça.
- Isso jamais passou pela minha cabeça.

Aklıma iyi bir fikir geldi.

Surgiu-me uma boa ideia.

Parlak fikirler hiç aklıma gelmiyor.

Nunca me vêm ideias brilhantes.

Tom'un gelmeyeceği hiç aklıma gelmedi.

Nunca me ocorreu que o Tom não viria.

Onu görünce dedem aklıma gelir.

Quando eu o vejo, penso em meu avô.

Bu artık aklıma gelmiyor bile.

Eu nem penso mais nisso.

Ama aklıma geldi bak mutlaka deneyeceğim

Mas veio à minha mente, vou definitivamente tentar

Aklıma gelmişken, hiç Hokkaido'ya gittin mi?

A propósito, você já esteve em Hokkaido?

Sözlerimin duygularını inciteceği hiç aklıma gelmemişti.

Nunca me ocorreu que minhas palavras pudessem magoá-la.

Aklıma gelmişken , sen hiç Avrupaya gittin mi?

A propósito, você já esteve na Europa?

Birden aklıma ona sürpriz yapma fikri geldi.

A ideia de surpreendê-la subitamente passou pela minha cabeça.

- Onun adını hatırlayamıyorum.
- Onun adı aklıma gelmiyor.

Seu nome me escapa à mente.

Bu düşünce daha önce hiç aklıma gelmemişti.

A ideia numa me passou pela cabeça.

Banyo yaparken aklıma iyi bir fikir geldi.

Quando estava tomando um banho, surgiu-me uma boa ideia.

O zaman benim aklıma şöyle bir soru geliyor

então uma pergunta vem à minha mente

Yaptığım şeyin yasa dışı olabileceği hiç aklıma gelmedi.

Nunca me passou pela cabeça que o que eu estava fazendo poderia ser ilegal.

- O hiç aklımdan geçmedi.
- O hiç aklıma gelmedi.

Nunca passou pela minha cabeça.

Parslarla ilgili tek bir olumlu şehir efsanesi aklıma gelmiyor.

Não consigo pensar numa lenda urbana positiva sobre leopardos.

Mısır pramitleri deyince benim aklıma ilk şu soru geliyor

Quando digo bolinhos de milho, a primeira pergunta vem à minha mente

Hazır aklıma gelmişken, gerçekten bir cep telefonuna ihtiyacım var.

Pensando bem, eu preciso mesmo de um celular.

Testere pullu engerekler, Maharashtra'nın Ratnagiri bölgesinde geçirdiğimiz zamanı aklıma getiriyor.

Quando penso nesta víbora, lembro-me de quando estive no distrito Ratnagiri em Mahrashtra.

Saatlerdir bir şey yazmaya çalışıyorum ama aklıma bir şey gelmiyor.

Há horas tento escrever alguma coisa, mas nada me vem à cabeça.

- Bu şarkıyı dinlerken Tom'u düşünüyorum.
- Bu şarkıyı duyunca aklıma Tom geliyor.

Quando escuto essa música, eu me lembro do Tom.

- Ne kadar uğraşsam da adresini hatırlayamıyorum.
- Ne kadar hatırlamaya çalışsam da adresi aklıma gelmiyor.

Não consigo me lembrar do endereço dela por mais que eu tente.

- Aklıma iyi bir fikir geldi.
- Benim iyi bir fikrim var.
- İyi bir fikrim var.

Tenho uma boa ideia.