Translation of "Gelir" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Gelir" in a sentence and their japanese translations:

Toprağa gelir.

植物の命が終わると その組織は土に還るのです

Kesin gelir.

彼女が姿を見せることは確実だ。

Lütfen gelir misin?

どうぞおいで下さい。

Tren öğleyin gelir.

列車は正午に到着するはずです。

Gerçek galip gelir.

真実が勝つ。

Onu ararsan, gelir.

彼を呼んだら、きっと来るでしょう。

Benimle gelir misin?

御案内しましょう。

Hasta değilse gelir.

病気でなければ来るだろう。

O, öğleyin gelir.

彼は正午にやって来る。

Benimle gelir misiniz?

- 私と共に来てくれませんか。
- 私と一緒に来ていただけませんか?

Yani, gelir ve gider.

現れたり消えたりするわけです

gelir ve istihdam yaratacak

収入や仕事を生み出し

Toplumdaki değişiklikler kişilerden gelir.

社会における変化は個人から生じる。

Para gelir ve gider.

金は天下の回りもの。

Bill nadiren zamanında gelir.

ビルは時間を違えないことはめったにない。

Bu ilaç gibi gelir.

ちょっとした景気づけですよ。

SSCB ne anlama gelir?

USSRは何の略ですか。

Posta öğleden önce gelir.

郵便は昼前に来る。

O, nasihatımı duymazdan gelir.

彼女は私の忠告に耳をかさない。

O, sorunlarımı görmezden gelir.

彼は私が困っていても知らんぷりしている。

O gelir gelmez başlayalım.

- 彼が来たらすぐに出発しよう。
- 彼が来たら始めよう。

O gelir gelmez gidelim.

彼が着いたらすぐに出発しよう。

O gelir gelmez hastalandı.

到着するやいなや彼は病気になった。

Yarınki toplantıya gelir misin?

明日の会合に来てもらえますか?

O, okula arabasıyla gelir.

彼女は車で学校に来る。

Kıştan sonra İlkbahar gelir.

- 冬の後に春が来る。
- 春は冬の次です。

Ailem kariyerimden önce gelir.

僕は仕事より家庭の方が大事だ。

Cumartesiden sonra pazar gelir.

土曜日の次は日曜日がくる。

Lütfen partime gelir misin?

私のパーティーに来ませんか。

O gelir gelmez, başlayacağız.

彼女が来たらすぐに始めよう。

O gelir gelmez, ayrılacağız.

彼が来たらすぐに我々は出発します。

Sıfır, birden önce gelir.

一の前はゼロです。

Şans onu arayanlara gelir.

幸運はそれを求める人の所に来る。

O genellikle zamanında gelir.

彼はいつも間に合うようにやってくる。

Belalar hep üçerli gelir.

不幸は重なるものだ。

Pazar, cumartesiden sonra gelir.

日曜日は土曜日の後に来ます。

Pazardan sonra pazartesi gelir.

月曜日は日曜日の次にくる。

Buraya çok gelir misin?

ここよく来るの?

Büyük düşünceler kalpten gelir.

偉大な思考は心より生じる。

John gelir gelmez gidelim.

ジョンが来次第出発しよう。

Bu sıfır anlamına gelir.

これは「零点」を意味する。

Sıfır birden önce gelir.

一の前はゼロです。

Konsere benimle gelir misin?

一緒にコンサートに行きませんか。

- Buraya sık sık gelir misiniz?
- Buraya sık sık gelir misin?

- ここよく来るの?
- ここにはよく来るの?
- ここにはよく来られるんですか?
- ここにはよくいらっしゃるんですか?

- Babam genellike eve altıda gelir.
- Babam genellikle altıda eve gelir.

- 私の父はいつもは6時に帰宅します。
- 父は大抵6時には帰宅します。

- İsviçre'de İlkbahar mayıs ayında gelir.
- İsviçre'de ilkbahar mayıs ayında gelir.

- スイスでは五月に春がくる。
- スイスでは5月に春が来る。

Anı temelde anlamsız hâle gelir.

無意味なものにすることが 可能なはずです

Aynı zamanda "iyi" anlamına gelir.

「good(善)」という意味も持ちます

Havaalanına gelir gelmez ofisini aradı.

空港に着くとすぐ彼は会社に電話をした。

Bakım hayatta olmak anlamına gelir.

気にすることは生きていることです。

İtibarını kaybetmek aşağılanmak anlamına gelir.

顔を失うとは恥じをかかされるという意味である。

İngilizcede yüklem nesneden önce gelir.

英語では動詞が目的語の前に来る。

Yağmurdan sonra açık hava gelir.

雨天の後には晴天が来る。

"Karanlığın prensi" Şeytan anlamına gelir.

暗黒のおうじはとは悪魔のことである。

Eğer zamanı olursa, o gelir.

もしひまがあれば、彼は来るでしょう。

Helen eve gelir gelmez hastalandı.

ヘレンは家に戻るやいなや病気になった。

Bir saniye buraya gelir misiniz?

ちょっとここへきてくれませんか。

Tren her zaman zamanında gelir.

その列車はいつも時刻通りだ。

Şirket serbest ticaret anlamına gelir.

その会社は自由貿易を支持している。

YP yapay zeka anlamına gelir.

AIは人工知能の略です。

Babam genellikle sekizde eve gelir.

父はふつう8時に帰宅する。

Her zaman tavsiyemi duymazdan gelir.

彼女はいつも私の忠告を聞こうとしない。

O nadiren beni görmeye gelir.

- 彼は滅多に遊びに来ない。
- 彼はめったに私のところに遊びに来ない。

O gelir gelmez gitmesi istendi.

彼は到着するとすぐに、立ち去るように求められた。

O, İngilizcenin üstesinden iyi gelir.

彼は上手に英語を使うことができる。

O, bazen eve geç gelir.

彼は時々遅く帰ることがある。

O, bazen beni görmeye gelir.

彼はときどき私のところへ遊びに来る。

Babam genellikle eve yedide gelir.

父はだいたいいつも七時に帰ってくる。

Onu görünce dedem aklıma gelir.

彼を見ると祖父を思い出します。

Biraz sonra geri gelir misin?

少し後にまた来てくれないかな?

O gelir gelmez parti başladı.

一行は、彼が到着するとまもなく出発した。

Arada bir beni görmeye gelir.

- 彼は時々私に会いに来てくれる。
- 彼は時々会いに来る。

Ona rica edersen, o gelir.

あなたが頼めば、彼女はやってくるでしょう。

Nisan ayından sonra mayıs gelir.

5月は4月のあとにくる。

O genellikle eve geç gelir.

- 彼はたいてい遅く帰宅する。
- 彼は普通遅く家に帰ります。

Şimşek gök gürültüsünden önce gelir.

稲妻は雷鳴より先にくる。

Lokomotifler otobüslerden daha sık gelir.

汽車はバスよりひんぱんに来ます。

O, eve altıda mı gelir?

彼は6時に帰宅しますか。

Onun adı herkese tanıdık gelir.

彼の名前はみんなに知られています。

"UN" "Birleşmiş Milletler" anlamına gelir.

UNは[国連]を表します。

Cumartesi, pazar gününden önce gelir.

土曜日は日曜日の前に来る。

Birçok insan gelir ve gider.

多くの人が往来する。

Bu elbise, üç ebatta gelir.

このドレスには3つのサイズがある。

Gelir gelmez sana söyleyeceğinden eminim.

きっと彼が来たらすぐにあなたに話すだろう。

Baban eve erken gelir mi?

お父さんは早く帰ってこられますか。

Gurur bir düşmeden önce gelir.

おごりは破滅に先立つ。

Alfabede, A'dan sonra B gelir.

アルファベットでBはAの後にくる。

Etik, davranış kuralları anlamına gelir.

倫理学というのは、行動の規範を意味する。

Daha sonra benim sıram gelir.

次は私の番です。

Umarım otobüs çok geçmeden gelir.

バスが早く来るといいが。

Öğretmenimiz araba ile okula gelir.

私たちの先生は車で学校に来ます。

O, sık sık geç gelir.

彼は度々遅れてきます。

Zaman zaman beni görmeye gelir.

時々彼女は私に会いにやってくる。

Japon shogi satranca karşılık gelir.

日本の「将棋」は、チェスに相当する。

Gelir gelmez sizinle iletişim kuracağım.

着きしだい君に連絡するよ。

Farklı jenerasyonlar bir araya gelir ki

異なる世代の人たちが 集まる場所であり

Ay'ın en karanlık evresine denk gelir.

‎海では魔法のような ‎光景が繰り広げられる

...aydınlık da o şekilde geri gelir.

‎光もあっという間に広がる