Translation of "ışıklarını" in Portuguese

0.002 sec.

Examples of using "ışıklarını" in a sentence and their portuguese translations:

Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.

gerando a sua própria luz e iluminando os mares.

Günün son ışıklarını da beraberinde götürüyor.

... levando consigo os seus últimos raios de luz.

Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.

Alguns têm uma forma curiosa de pedir ajuda. Os fungos bioluminescentes produzem a sua própria luz.

Şehrin ışıklarını geride bırakıp karanlık açık okyanusa ulaşan kürklü foklar artık daha güvende.

Uma vez para lá das luzes da cidade, no oceano escuro, os ursos-marinhos estão mais seguros.