Translation of "Etmiyor" in Polish

0.006 sec.

Examples of using "Etmiyor" in a sentence and their polish translations:

Anlam ifade etmiyor.

To nie ma sensu.

Tom neredeyse hareket etmiyor.

Tom ledwo się rusza.

Tom beni rahatsız etmiyor.

Tom mi nie przeszkadza.

O, öğretmene dikkat etmiyor.

Nie zwraca uwagi na nauczyciela.

Kimse beni rahatsız etmiyor!

- Niech nikt mi nie przeszkadza!
- Niech nikt nie zawraca mi głowy!

- Niçin birisi Tom'a yardım etmiyor?
- Neden kimse Tom'a yardım etmiyor?

Dlaczego nikt nie pomaga Tomowi?

Bana bir şey ifade etmiyor.

Dla mnie nie ma to sensu.

Bu bir şey ifade etmiyor.

To nie oznacza nic.

Tom gerçeği söylemeye cesaret etmiyor.

Tom nie ma odwagi powiedzieć prawdę.

Bu bir anlam ifade etmiyor.

To nie ma sensu.

Neden kimse Tom'a yardım etmiyor?

Dlaczego nikt nie pomaga Tomowi?

Onun argümanları beni ikna etmiyor.

Jego argumenty mnie nie przekonują.

Tom Mary'nin yaptığını takdir etmiyor.

Tom nie pochwala tego, co zrobiła Mary.

Niçin birisi Tom'a yardım etmiyor?

Dlaczego nikt nie pomaga Tomowi?

- Tom televizyona dikkat etmiyor.
- Tom televizyona kulak vermiyor.
- Tom televizyona aldırış etmiyor.

Tom nie zwraca uwagi na telewizję.

Fakat bu, çocuğunuzun hayallerine hizmet etmiyor.

Ale jej moc nie tkwi w wyobraźni dziecka,

Yuvanın en arkasında, pek hareket etmiyor.

Jest na tyłach legowiska, niewiele się rusza.

O herhangi bir anlam ifade etmiyor.

To nie ma żadnego sensu.

Tom'un söylediği hiçbir anlam ifade etmiyor.

To, co mówi Tom, nie ma sensu.

Tom ona ödediğimiz maaşı hak etmiyor.

Tom nie zasługuje na wypłatę, którą od nas dostaje.

Ve tabii ilişkilendirmeler nedene kanıt teşkil etmiyor.

i współzależność nie dowodzi przyczynowości.

Bu benim için bir anlam ifade etmiyor.

To nie ma dla mnie sensu.

- Tom Allah'a inanmıyor.
- Tom Tanrı'ya iman etmiyor.

Tom nie wierzy w Boga.

Bu cümleyi yeniden yazmalısın. Bir anlam ifade etmiyor.

Powinieneś przepisać to zdanie. Ono nie ma sensu.

Olarak sayılıyorlar! Africa sadece düşük vergiler vaat etmiyor ayrıca

Republika Liberii, które są rajami podatkowymi Afryka, często nie tylko oferuje niskie podatki,

- Tom ikinci bir şansı hak etmiyor.
- Tom ikinci bir şansa layık değil.

Tom nie zasługuje na drugą szansę.