Translation of "çalıştığı" in Polish

En çok üzerinde çalıştığı şey,

Mówiła, że najbardziej pracowała

Tom'un çalıştığı yere yakın bir daire bulması gerekiyor.

Tom musi znaleźć mieszkanie blisko jego pracy.

Bu, amcamın bir spiker olarak çalıştığı TV istasyonu.

- To jest stacja TV, w której mój wujek jest prezenterem.
- To stacja telewizyjna, w której mój wujek pracuje jako prezenter wiadomości.

Ölüm herkesin sonuncu bitirmek için çalıştığı bir yarış gibidir.

Śmierć jest jak wyścig, który każdy próbuje ukończyć ostatni.

- O çok çalıştığından dolayı başardı.
- O, sıkı çalıştığı için başardı.

Odniósł sukces ponieważ ciężko pracował.

Işkence edip onları ortadan kaldırmak için birlikte çalıştığı bir plandı bu.

w celu więzienia, porywania, torturowania i usuwania politycznych przeciwników.

Orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.

Próbuje przetrwać w środowisku, które zostało zniszczone, i może próbować się bronić.

Emperyalizm, güçlü zümrelerin başka topluluklara hükmederek imtiyazlarını koruyup genişletmeye çalıştığı ideoloji ve pratiktir.

Imperializm to ideologia i praktyka potężnych grup próbujących zabezpieczyć i poszerzyć swoje przywileje poprzez dominację innych grup.