Translation of "Sıkı" in Chinese

0.042 sec.

Examples of using "Sıkı" in a sentence and their chinese translations:

- Sıkı çalışmalısın.
- Sıkı çalışman gerekiyor.

你应该努力工作。

Sıkı çalışmalısınız.

你必須認真學習。

Sıkı çalış.

好好学习。

Sıkı çalışır.

- 他努力工作。
- 他努力地嘗試。

- Sıkı çalış ve başaracaksın.
- Sıkı çalışırsan, başarırsın.

努力學習, 那麼你就會成功。

Daha sıkı çalışmalıydın.

你應該要更努力的。

O sıkı çalıştı.

他努力學習。

Bu sıkı dondurulmuş.

真的很冰冷。

Tom sıkı çalışıyor.

汤姆在努力工作。

Sıkı çalışmak zorundasın.

你必须努力工作。

Yapabildiğiniz kadar sıkı çalışın.

尽可能努力工作。

Sıkı çalışırsan sınavı geçeceksin.

好好努力,你就能通过考试。

Saray sıkı şekilde korunuyordu.

皇宮警衞森嚴。

Başarı sıkı çalışmanın sonucudur.

他的成功是努力的結果。

O çok sıkı çalışıyor.

她很努力工作。

Tayvan'daki insanlar sıkı çalışırlar.

在台灣人們工作很努力。

Sıkı çalışman için teşekkürler.

感谢你的劳碌。

Tom gerçekten sıkı çalışıyor.

汤姆真的很努力。

Babam sıkı bir işçidir.

父親是個勤奮的人。

Yumi İngilizceyi sıkı çalışır.

由美努力學習英語。

Sen gerçekten sıkı bir işçisin.

你真是个努力的工人。

Bütün yıl çok sıkı çalışır.

他一年到頭努力工作。

O, çok sıkı çalışmış olmalı.

她一定很用功讀書。

Ben her zaman sıkı çalışırım.

我總是用功讀書。

Yorgun olmama rağmen sıkı çalışacağım.

雖然我很累,但我也會努力工作的。

Sıkı bir diyet takip etmek önemlidir.

重要的是要遵循嚴格的飲食控制。

Bence senin daha sıkı çalışman gerekli.

我认为你需要更努力学习。

Başarısız olmanın nedeni yeterince sıkı çabalamamandır.

因為你不夠努力,所以才會失敗。

Paul bu günlerde çok sıkı çalışıyor.

保羅這幾天很用功讀書。

Bu kadar sıkı çalışmanın manası ne?

这么拼命工作有什么意义?

İki takım çok sıkı mücadele etti.

两队打了场硬仗。

O, sınıfındaki en sıkı çalışan kişidir.

他在他班里学习最努力。

Okula gitmek ve sıkı çalışmak istiyorum.

我想上学并努力学习。

Andy çok sıkı pratik yapmış olmalı.

安迪一定練習得很辛苦。

Tom o konuda çok sıkı değil.

湯姆對此不嚴格。

Carol çok sıkı çalışıyor. Henry de öyle.

卡羅非常用功,亨利也是。

- Daha çok çalışmanı istiyorum.
- Daha sıkı çalışmanı istiyorum.

我希望你更加努力地工作。

Sıkı çalışma ve kendini adama sana başarıyı getirecektir.

努力工作和敬业精神使你成功。

Onun masum olduğuna dair sıkı bir inancım var.

我堅信他是無辜的。

Önümüzdeki yıl bu zamanda çok sıkı çalışıyor olacağız.

明年的這個時候,我們應該正在拼命地學習吧。

Tom çok sıkı çalıştı ve çok para kazandı.

汤姆努力工作挣了好多钱。

Yeni bir sayfa açacağım ve çok sıkı İngilizce çalışacağım.

我会重新开始,努力学习英语。

Eğer kardio yaptığında terlemiyorsan, öyleyse onu yeterince sıkı yapmıyorsun.

如果你做帶氧運動的時候沒有流汗,那就代表你做得不夠劇烈。

Ebeveynler çocuklarını dürüstlük ve sıkı çalışmanın önemi üzerine etkilemeye çalışıyorlar.

父母试图将诚实和工作的重要性灌输给孩子。

O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.

她憑著努力和生意頭腦成了富翁。

Ne kadar sıkı çalışırsan çalış, bir sene veya civarında İngilizcede uzmanlaşamazsın.

無論你多麼努力,也不可能只花一年左右就精通英文。

- Fark bu: o senden daha çok çalışıyor.
- Fark şu: O senden daha sıkı çalışıyor.

不同之處在於: 他比你更努力工作。