Translation of "Kardeşime" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Kardeşime" in a sentence and their japanese translations:

Hasta kız kardeşime baktım.

私は病気の姉をいたわった。

Erkek kardeşime odayı temizlettim.

私は弟に部屋を掃除してもらった。

Kız kardeşime gitmeyi düşündüm.

姉のところにいこうかと思ったんだけど。

Bu, erkek kardeşime ait.

弟のです。

- Bu bisiklet küçük kardeşime ait.
- Bu bisiklet küçük erkek kardeşime ait.

この自転車は私の弟のものだ。

İstasyonda seni kız kardeşime aldıracağım.

妹に車で駅まで迎えに行かせます。

Kız kardeşime bir sözlük verdim.

私は妹に辞書をあげた。

Erkek kardeşime bisikletimi tamir ettirdim.

- 兄に自転車を修理してもらった。
- お兄ちゃんに自転車を直してもらったんだ。

Bu bisiklet erkek kardeşime ait.

この自転車は私の弟のものだ。

Bu bisiklet erkek kardeşime aittir.

この自転車は私の弟のものだ。

O adam kız kardeşime âşık.

あの人は私の姉に恋しているのです。

Erkek kardeşime kompozisyonumdaki hataları düzelttirdim.

私は作文の間違いを兄に直してもらった。

Bisikletimi erkek kardeşime tamir ettirdim.

- 私は自分の自転車を弟に直させた。
- 兄に自転車を修理してもらった。
- お兄ちゃんに自転車を直してもらったんだ。

Beni ikiz erkek kardeşime benzetti.

彼は私の事を双子の兄と間違えた。

Erkek kardeşime bir sözlük verdim.

私は弟に辞書をあげました。

Kız kardeşime bir resmimi çektirdim.

僕は妹に写真を撮ってもらった。

O, erkek kardeşime âşık gibi görünüyor.

彼女は私の兄に恋をしているようだ。

Çantanızı sizin için erkek kardeşime taşıtacağım.

弟にあなたの鞄を持たせましょう。

Kız kardeşime bir oyuncak bebek verdim.

私は妹に人形をあげました。

Onun küçük erkek kardeşime bakacağını umuyorum.

- 私は彼が私の弟の世話をしてくれるものと期待している。
- 彼が弟の面倒を見てくれると当てにしている。

Kardeşime ödevinde yardım edeceğime söz verdim.

私は弟の宿題を手伝う約束をした。

- Kız kardeşime yeni bir şapka aldım.
- Ben kız kardeşime yeni bir şapka satın aldım.

私は妹に新しい帽子を買ってやった。

Erkek kardeşime çoğunlukla ev ödevinde yardım ederim.

私はよく弟の宿題を手伝う。

Annem erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.

- 母は弟に黄色い傘を買ってやった。
- 母は弟に黄色い傘を買ってあげた。
- 母は弟に黄色の傘を買ってあげた。

Sapparo'da yaşayan erkek kardeşime bir mektup göndereceğim.

札幌に住んでいる兄に手紙を送るつもりだ。

Kız kardeşime yeni bilgisayarımı kullanmasına izin verdim.

- 私は妹に新しいコンピューターを使わせてやった。
- 私は妹にコンピューターを使わせてやった。

Sadece ikimiz arasında; kız kardeşime aşık mısın?

ここだけの話、俺の妹が好きなのか?

Annem küçük erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.

- 母は弟に黄色い傘を買ってやった。
- 母は弟に黄色の傘を買ってあげた。

Kız kardeşime doğum gününde bir inci gerdanlık verdim.

妹の誕生日に真珠のネックレスを贈った。

Hastalık nedeniyle ödevimde erkek kardeşime yardım ettirmek zorunda kaldım.

私は病気のために兄に宿題を手伝ってもらわなくてはならなかった。

Hastalıklı erkek kardeşime bakmaktan dolayı bir doktor olma arzum arttı.

医者になりたいという願望は病弱な弟の世話をしたことから芽生えた。

Ev ödevini yapması için sık sık kız kardeşime yardım ederim.

私はしばしば妹が宿題をするのを手伝う。

Birini ben aldım, diğer elmaları ise küçük kız kardeşime verdim.

私は1つを自分がとり、あとのリンゴを妹にやった。

Ben erkek kardeşime hâlâ bana geçen hafta ödünç verdiği on doları borçluyum.

- 先週弟が貸してくれた10ドル、借りたままだ。
- 先週弟に借りた10ドル、まだ返してないや。