Translation of "Verdim" in Chinese

0.063 sec.

Examples of using "Verdim" in a sentence and their chinese translations:

Kararımı verdim.

我已經決定好了。

Karar verdim.

我決定了。

Biraz kilo verdim.

我瘦了一點。

Sana söz verdim.

我和你保证。

Kitabı arkadaşıma verdim.

我把书了给我的朋友。

Onu anneme verdim.

我给我妈了。

Köpeğe mama verdim.

我餵過狗了。

Gitmeyeceğimize karar verdim.

我决定我们不去。

Plağı Ken'e verdim.

我把录像借给ken了。

Oraya gitmeye karar verdim.

我决定去那里。

Sana bir kitap verdim.

我给了你一本书。

Onu küçük çocuğa verdim.

我把它給這個小男孩。

Gazetede evimin ilanını verdim.

我在报纸上刊登了我的房子的广告。

Fransızca çalışmamaya karar verdim.

我決定不學法語。

Tom'a şunlardan birini verdim.

我给了汤姆其中之一。

İşi sürdürmeye karar verdim.

我决定继续工作。

Ona sözlüğünü geri verdim.

我把她的字典还给了她。

Tekrar denemeye karar verdim.

我决定再试一次。

Ona bir yatıştırıcı verdim.

我给他镇静剂。

Mary'ye bir kitap verdim.

我給了瑪麗一本書。

Çantayı Ken'e geri verdim.

我把袋子還給了肯。

Tom'a kameramı ödünç verdim.

我把我的相機借給了湯姆。

Müzik dinleyerek kendime moral verdim.

我藉由聽音樂來鼓舞我自己。

Margaret ile evlenmeye karar verdim.

我決定要和 Margaret 結婚。

Anneler gününde anneme karanfiller verdim.

母亲节我送给我的妈妈一束康乃馨。

Kız kardeşime bir sözlük verdim.

我給了我妹妹一本字典。

Ona bir CD ödünç verdim.

我借给他一盘CD。

Arabamı satmak için reklam verdim.

我登廣告賣我的車。

Arkadaşıma biraz para ödünç verdim.

我借给了朋友一些钱。

Emanet aldığım bıçağı geri verdim.

我把我借来的刀还了。

Bu kitapları Almanya'dan sipariş verdim.

我從德國訂購了那些書。

Her gün çalışmaya karar verdim.

我決定每天用功讀書。

Bir araba almaya karar verdim.

我決定買一輛車。

Sahip olduğum parayı dilenciye verdim.

我把身上的錢全都給了那個乞丐。

Tom'a orada olacağıma söz verdim.

我答应汤姆我会到那里。

Erkek kardeşime bir sözlük verdim.

我給了我弟弟一本字典。

Bir mühendis olmaya karar verdim.

我决定当个工程师。

Bugün geleceğime dair ona söz verdim.

我答应他我今天会来。

Geçen yıl Japonya'ya gelmeye karar verdim.

- 我去年下决心来日本。
- 我去年下决心要到日本来。

Ben onu küçük bir çocuğa verdim.

我把它給這個小男孩。

Kız kardeşime bir oyuncak bebek verdim.

我给我姐姐一个洋娃娃。

Ben Tom'a bir veda hediyesi verdim.

我送给汤姆一份临别礼物

Bir şey söylemeyeceğime Tom'a söz verdim.

我对汤姆发誓我不会说任何话了。

Kate'e eve gitmesi için izin verdim.

我准許凱特回家。

Onların her birine bin yen verdim.

我給了他們每個人一千日元。

Biraz daha ileriye gitmeye karar verdim.

我准备再前进一点。

Sahip olduğum tüm bilgiyi size verdim.

我懂得的都已經傾囊相授了。

Çin atasözlerinin hepsini öğretmene geri verdim.

我把成语全部还给老师了。

Tom'a onunla yemek yiyeceğime söz verdim.

我答应汤姆会与他吃饭。

Kardeşime ödevinde yardım edeceğime söz verdim.

我答應了弟弟教他做功課。

Onlara giyecek ve biraz yiyecek verdim.

我給了他們衣服和一些食物。

Tom ve Paula'ya kameramı ödünç verdim.

我把我的相機借給了湯姆和保拉。

Daha çok çalışmak için karar verdim.

我决定更努力地学习。

Öğretmenimle konuştuktan sonra çok çalışmaya karar verdim.

跟我的老師談過後,我決定認真努力。

Avrupa'ya gitmek yerine Amerika'ya gitmeye karar verdim.

我决定去美国,而不是欧洲。

İngilizce eğitimi için üniversiteye gitmeye karar verdim.

我决定上大学主修英语。

Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.

我決定出國留學了。

Tom'a Almanya hakkında bir kitap ödünç verdim.

我借給Tom一本關於德國的書。

Onu asla tekrar yapmayacağıma kendime söz verdim.

我对自己发誓今后不会再那么做。

Bu yıl bir günlük tutmaya karar verdim.

这一年我下了决心写日记。

Kız kardeşime yeni bilgisayarımı kullanmasına izin verdim.

我让我妹妹用我的新电脑。

Ona tam olarak ihtiyacı olan şeyi verdim.

我給她的正是她所需要的。

Ne yaşanmış olduğunu Tom'a anlatmamaya karar verdim.

我决定不告诉汤姆发生了什么事。

- Bir doktor olmak istiyorum.
- Doktor olmaya karar verdim.

我決定當個醫生了。

Ev ödevini bitirdikten sonra Tom'un biraz TV izlemesine izin verdim.

我让Tom在做完作业后看一点电视。

Çok aç değildim, bu yüzden daha sonra yemeye karar verdim.

因为我不是很饿,所以我决定晚点吃。

Üniversite restoranlarında incir kurabiyesi bulunması için bir dilekçe verdim. Onu imzalamak ister misin?

我弄了一份请愿书要求在大学食堂提供无花果饼干,你们愿意签名吗?

- Ona yüz dolara arabamı yıkattım.
- Ona arabamı yıkamak için bir yüz dolar verdim.

我付他一百美元給我洗車。