Translation of "Inanılmaz" in Japanese

0.014 sec.

Examples of using "Inanılmaz" in a sentence and their japanese translations:

İnanılmaz!

すごい!

Bu inanılmaz.

信じられない

Bu inanılmaz!

ウソだろ

Cidden inanılmaz.

ものすごいことですよね

- İnanamıyorum!
- İnanılmaz!

- 信じられない!
- あり得ねぇー。

Bunlar inanılmaz kadınlar.

とてつもなく素晴らしい女性たちです

İnanılmaz vakit geçirdim.

それはもう楽しかったです

İnanılmaz biçimde yorgunum.

超疲れた!

Sen inanılmaz sevimlisin.

君って、本当に可愛いね。

O inanılmaz geliyor!

いいね。

- O inanılmaz derecede saf.
- O inanılmaz derecede toy.

彼女は、信じられないほどに世間知らずだ。

Ve deneyim gerçekten inanılmaz.

一緒に泳ぐ体験は 本当に素晴らしいものです

Metabolizmaları da inanılmaz yavaş.

ナマケモノは代謝が 異様に低いです

Büyüleyici, inanılmaz bir şey.

興味深い試みです 素晴らしいことです

Bu inanılmaz bir his.

‎驚くべき光景の数々と

Inanılmaz bir öz güven...

‎確固たる自信つけ——

O, inanılmaz bir hikaye.

信じられない話だな。

Bu inanılmaz bir şey.

信じられないわ。

Tom inanılmaz derecede zeki.

トムはとてつもなく頭がいい。

İlişkiler inanılmaz derecede karmaşıktır.

人間関係は信じられないほどややこしい。

Sonra inanılmaz bir şey oldu.

でもその時 驚くべきことが起こりました

Inanılmaz fedakârlığımız ve ortak çalışmamız.

私たちの利他行動と協力行動は 驚異的なのです

Inanılmaz sayıda yiyecek resmi gösterirsek

大量の食べ物の写真を 見せたとしましょう

Sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.

びっくりするほどの速さで どこかに行ってしまいました

Bu yolculukta yaşadığım inanılmaz şey,

驚くことに そのとき

Netflix'le inanılmaz işler yaptın, milyardersin

ネットフリックスで成功し ビリオネアになった今

Zaman ve para kaybı inanılmaz.

時間とお金の浪費はとてつもない。

Bu yaz inanılmaz derecede sıcak.

今年の夏は異常に暑い。

İnanılmaz, akıl almaz derecede olasılık dışı.

しかし その可能性は非常に低いのです

Bazı yerlerde çok fazlalar, sayıları inanılmaz.

場所によっては すさまじい数がいる

Ve bazen inanılmaz aptallığa zayıf kaldık.

時に驚くような 愚かさを見せる

Bu toplulukların inanılmaz hikâyelerini dinlerken bile

驚くべき話を聞きましたが その間もまだ

Fakat avcının inanılmaz bir kabiliyeti var.

‎このクモには ‎特別な能力がある

Inanılmaz sıkıcı iş hayatına sahip olmasına

世界中の何百万もの労働者が

Bunu inanılmaz bir nankörlük olarak görüyorum.

とても恩知らずだと思うのです

Hayata karşı inanılmaz bir iştahım vardı,

私は人生に対し ずば抜けた食欲を持っていて

Tom resim çizmede inanılmaz derecede kötüydü.

トムはびっくりするくらいに絵が下手だ。

O, inanılmaz bir mesafe, değil mi?

すごい飛距離ですね。

Erektil fonksiyonu koruyabilen inanılmaz hassas bir disseksiyon.

彼女はぜひとも自ら 執刀したいと望んでいます

Avuç içi kadar insanı inanılmaz zengin yapıyor.

ひと握りの人を想像もつかないほどの 金持ちにしています

Greg Gage: Ahtapot inanılmaz karmaşık davranışlar sergileyen,

(グレッグ・ゲイジ) タコは奇妙な姿をした生物で

İnanılmaz koku duyusu sayesinde onları tespit ediyor.

‎鋭い嗅覚を使って ‎獲物を探し出す

Yırtıcıları kandırmak için inanılmaz yöntemler bulması gerekti.

‎天敵を欺く技を編み出した

O an, bu inanılmaz yaratığın gözlerine bakıyordum.

‎僕は息をのんで ‎彼女の目を見つめていた

Suyun içinde kambur balinaların inanılmaz seslerini duyabiliyorsun.

‎ザトウクジラの鳴き声が ‎海中に響き渡る

Bu o kadar inanılmaz bir ayrıcalıktı ki

なんて素晴らしい 私だけの空間

İşte bugünkü İngilizce hakkında beş inanılmaz gerçek.

ここに、今日の英語に関する5つの驚くべき事実があります。

Bu hikaye inanılmaz gelebilir ama o doğrudur.

この話は信じられないように思われるかもしれないが、本当の話だ。

George inanılmaz büyüklükte bir gırtlak kemiğine sahiptir.

ジョージののどぼとけは信じられないぐらい大きい。

Bunu inşa ettikten sonra inanılmaz bir korunmanız olur.

作れば 完璧に身を守れる

Fakat inanılmaz duyuları tek bir göreve odaklıdır. Leşçillik.

‎だが今は嗅覚をフル活用して ‎あるものを探す ‎動物の死骸だ

Ama gördükleri en inanılmaz şey ana gezegenleri idi.

しかし、彼らが見た最も素晴らしいものは彼らの故郷の惑星でした。

Usta San izcileriyle yaşadığım o inanılmaz deneyimden sonra

‎カラハリでは ‎達人の追跡術に驚かされた

Onun böyle bir şey yapacağı benim için inanılmaz.

彼がそんなことをするなんて私には考えられない。

Atlayış tulumu ve serbest atlama, inanılmaz heyecan verici şeyler

ウイングスーツと スカイダイビングは楽しいよ

Insan ruhunun inanılmaz azminin ve yaratıcılıkla adapte olma yeteneğimizin

これは人の魂が不屈であり

Bundan faydalanmak için... ...bazı hayvanlar inanılmaz koku duyuları geliştirmiştir.

‎そのため‎― ‎一部の生物は ‎驚くほど嗅覚を発達させた

Hareket şekli böyle. Aldatmaya yönelik inanılmaz bir yaratıcılığı var.

‎そうやって独創性を発揮して ‎周囲の目を欺く

İnanılmaz bir günü hatırlıyorum. Büyük bir çitari sürüsü vardı.

‎すごい光景も見た ‎これはサレマの大群

Imkânsızlıkları aşan bu hayvanla duyduğum inanılmaz bir gurur vardı.

‎あの過酷な環境で ‎たくましく生き抜いた

Bir astronotu Ay'a indirmenin inanılmaz görevi Apollo Programı olarak bilinecekti.

宇宙飛行士を月に着陸させるという信じられないほどの仕事は、アポロ計画として知られています。

Bir çocuk olarak devasa Atlantik Okyanusu'nun gücüyle yaşamak inanılmaz heyecanlıydı.

‎大西洋の猛威を ‎肌で感じる日々は ‎とても刺激的だった

Tüm yumuşakçaları yakalaması çok kolay ama inanılmaz sert kabukları var.

‎軟体動物はどれも ‎捕まえやすいが ‎硬い貝殻が厄介だ

Beth protesto etti, ancak annesi onun inanılmaz şişman olduğunu hatırlattı.

ベスは言い返しましたが、お母さんは彼女にものすごく太りすぎていると注意しました。

İnanılmaz derecede acı verici ama bir o kadar da güzel olabilir.

信じられないくらい痛ましく 信じられないくらい甘美かもしれません

Tüm yıl boyunca 15 dolardan daha düşük bir fiyata bu inanılmaz belgesel

コードEpicHistoryを使用してスマートTVにサインアップすると、この信じられないほどの

Bu inanılmaz zorluğu aşmıştı. Ve ben de hayatımda yaşadığım zorlukları aştığımı hissettim.

‎彼女は大きな苦難を ‎乗り越えたんだ ‎僕自身も人生の試練を ‎乗り越えた気がした

"Bunun için ne kadar ödedin?" "Yaklaşık 20 Euro." "Vay! Bu inanılmaz ucuz."

「これいくらで買ったの?」「20ユーロくらい」「安っ! 嘘でしょ?」

O inanılmaz bir kız.  Dana adında, St. Bernard cinsinde bir arama kurtarma köpeği.

すばらしい犬なんだ デーナだ セントバーナードの救助犬さ

Bana Ferrarisi olduğunu ve inanılmaz zengin olduğunu söylemişti ama onun ne mal olduğunu anladım.

彼は自分が信じられないほど金持ちでフェラーリを持っていると言ったが、私はすぐに彼の正体を見破った。

Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.

‎彼女は僕を追いかけていた ‎すごいことだ

Uzaya fırlatılması için inanılmaz derecede büyük bir rokete ihtiyacı olacaktır. Von Braun, uzay aracını parçalar halinde

に打ち上げるために信じられないほど巨大なロケットを必要とします。 フォンブラウンは、 小さなロケットに

- Buna ne dersin!
- Vay canına! Bu harika!
- Vay canına! Bu inanılmaz!
- Şu işe bakar mısın!
- Bak sen!

こりゃすごい!