Translation of "Yavaş" in Finnish

0.010 sec.

Examples of using "Yavaş" in a sentence and their finnish translations:

Yavaş yavaş yürüyün.

Kävele hitaasti.

Yavaş yavaş çalış.

Työskentele hitaasti.

Yavaş yavaş sür.

Aja hitaasti.

Tom yavaş yavaş okur.

Tom lukee hitaasti.

Tom yavaş yavaş konuşur.

Tom puhuu hitaasti.

Fransızcası yavaş yavaş gelişiyor.

Hänen ranskansa parantuu vähä vähältä.

Yavaş yavaş sinirime dokunuyorsun.

- Sä alat pikkuhiljaa vituttamaan mua.
- Sä alat vähitellen vituttaa mua.

Dışarıda hava yavaş yavaş kararıyor.

Ulkona alkaa pimetä vähitellen.

Ken'den yavaş yavaş hoşlanmaya başlıyorum.

Alan vähitellen pitää Kenistä.

Yavaş ye.

- Syö hitaasti.
- Syökää hitaasti.

Saat yavaş.

- Aika kulkee hitaasti.
- Kello jätättää.

İş yavaş.

Kauppa käy hitaasti.

Tom yavaş.

Tom on hidas.

Yavaş konuş.

- Puhu hitaasti.
- Puhukaa hitaasti.

Yavaş yürü!

- Kävele hitaasti!
- Kävelkää hitaasti!

Araba yavaş.

Auto on hidas.

- Yavaş!
- Yavaşça!

Hitaasti!

Yavaş yavaş tüm hayvanları önemsemeye başlıyorsun.

Siellä alkaa hitaasti välittää eläimistä.

Nehir yavaş yavaş denize doğru akar.

Joki virtaa hitaasti mereen.

Onların arkadaşlığı yavaş yavaş aşka dönüştü.

Ajan myötä heidän ystävyytensä muuttui rakkaudeksi.

Buradaki nemli iklime yavaş yavaş alışıyorum.

Alan vähitellen tottua tämän paikan kosteaan ilmastoon.

- Yavaşça acele et.
- Yavaş yavaş acele et.

- Kiirehdi hitaasti.
- Kiirehtikää hitaasti.
- Pidä kiirettä hitaasti.
- Pitäkää kiirettä hitaasti.

Yavaş yavaş, kendi yazılarındaki iyileşmeyi fark edeceksin.

Vähitellen huomaat edistymistä kirjoituksissasi.

- Yavaş yavaş ve net bir şekilde konuşun.
- Yavaş ve tane tane konuş.

Puhu hitaasti ja selvästi.

Yavaş, acele etmeden.

Älkää hoppuilko.

Daha yavaş konuşun.

- Puhukaa hitaammin.
- Puhu hitaammin.

Daha yavaş yürüyün.

- Kävele hitaammin.
- Kävelkää hitaammin.

Büyükannem yavaş konuşur.

- Isoäitini puhuu hitaasti.
- Mummini puhuu hitaasti.

Benim nabzım yavaş.

Pulssini on hidas.

Tom yavaş yazar.

Tomi kirjoittaa hitaasti.

Tom yavaş okuyor.

- Tom lukee hitaasti.
- Tom on hidas lukija.

Yavaş konuşun, lütfen.

- Puhu hitaasti, kiitos.
- Puhuthan hitaasti.
- Puhuttehan hitaasti.

Bilgisayarım çok yavaş.

Tietokoneeni on todella hidas.

Daha yavaş konuş.

- Puhukaa hitaammin.
- Puhu hitaammin.

- Sıra çok yavaş ilerliyor.
- Kuyruk çok yavaş ilerliyor.

- Jono liikkuu todella hitaasti.
- Jono liikkuu erittäin hitaasti.

Durun, yavaş olun çocuklar.

Nyt varovasti.

Daha yavaş sürer misin?

Voisitko ajaa hiljempaa?

İlçe yönetimi yavaş çalışır.

Maakunnan hallinto toimii hitaasti.

Tom yavaş çeviri yapar.

Tom kääntää hitaasti.

Lütfen daha yavaş konuşun.

Voisitko puhua hitaammin?

Daha yavaş konuşabilir misiniz?

- Voisitko puhua hitaammin?
- Voisitko sinä puhua hitaammin?
- Voisitteko puhua hitaammin?

Yavaş ol, tamam mı?

- Hei relaa.
- Rauhoitu rauhoitu.

Tatoeba en yavaş sitedir.

Tatoeba on kaikista hitain sivusto.

Tom yavaş bir yürüyücü.

Tom on hidas kävelijä.

Güneşin güçlenmesiyle... ...yeni yaşamlar başlar ve zorluklar yavaş yavaş unutulur.

Voimistuvan auringon myötä - uusi elämä alkaa ja vaikeudet unohtuvat hitaasti.

Biraz daha yavaş konuşabilir misiniz?

- Puhuisitko hieman hitaammin.
- Voisitko puhua vähän hitaammin?

Biraz daha yavaş yürümek istiyorum.

Haluan kävellä vähän hitaammin.

Bu yöntem, yavaş ama emin.

Tämä metodi on hidas mutta varma.

Onu daha yavaş tekrarlayabilir misiniz?

Voisitko toistaa tuon hitaammin?

Lütfen biraz daha yavaş konuşun.

Voisitko puhua vähän hitaammin?

Bugün Tatoeba'nın yavaş olduğunu düşünüyorum.

Minusta Tatoeba on hidas tänään.

Tom, Mary'den daha yavaş sürer.

Tom ajaa hitaammin kuin Mary.

Bilgisayar neden bu kadar yavaş?

Miksi tietokone on niin hidas?

- Tom bir yavaş öğrenici.
- Tom biraz geç kavrar.
- Tom yavaş öğrenen birisi.

Tom on hidas oppija.

- Büyükannem yavaş konuşur.
- Anneannem yavaşça konuşuyor.

- Isoäitini puhuu hitaasti.
- Mummini puhuu hitaasti.
- Mummoni puhuu hitaasti.

- İnternet bağlantım yavaştır.
- İnternet bağlantım yavaş.

- Internetyhteyteni on hidas.
- Nettiyhteyteni on hidas.

Yol boyunca yavaş sürmek zorunda kaldık.

Meidän oli pakko ajaa hiljaa koko matka.

Senin ölümün yavaş ve sancılı olacak.

Kuolemasi on oleva hidas ja tuskallinen.

Bugün Tatoeba'nın oldukça yavaş olduğunu düşünüyorum.

Minusta Tatoeba on melko hidas tänään.

Bu bilgisayar neden bu kadar yavaş?

Miksi tämä tietokone on niin hidas?

- O, yavaşça yürüyor.
- Ağır yürür.
- Yavaş yürür.

Hän kävelee hitaasti.

Yavaş yemek daha dolgun hissetmenize yardımcı olur.

- Syömällä hitaammin tuntee olonsa kylläisemmäksi.
- Hidastamalla ruokailua tunnet itsesi kylläisemmäksi.

İnternetin ne kadar yavaş olduğunu hatırlıyor musun?

Voitko muistaa kuinka hidas Internet tapasi olla?

Devasa ve yavaş ilerliyor -- millyar ton ve yüzyıllar.

Kyse on suuresta mutta hitaasta ilmiöstä: gigatonneista, vuosisadoista.

Benim dizüstü bilgisayar son zamanlarda çok yavaş çalışıyor.

Läppärini on toiminut tosi hitaasti viime aikoina.

Yemeğini aç kurt gibi yeme. Daha yavaş yemelisin.

Älä hotki ruokaasi kuin eläin. Sinun pitää syödä hitaammin.

- Ağır öğrenenler sık sık okula gitmek istemezler.
- Yavaş öğrenenler sık sık okula gitmek istemezler.
- Yavaş öğrenenler çoğu kez okula gitmek istemezler.

Hitaat oppijat eivät usein halua mennä kouluun.

Okumaktan, şöminenin yanında sarılmaktan ve yavaş dans etmekten zevk alırım.

Nauttia lukemisesta, takan ääressä kuhertelusta ja hitaasta tanssista.

Buzullar donmuş nehirlerdir. Irmak gibi akıyorlar, sadece çok daha yavaş.

Jäätiköt ovat jäisiä jokia. Ne virtaavat kuten joet, mutta paljon hitaammin.

Hava artık kararmıştı, bu yüzden önlem olarak çok yavaş sürdüm.

Oli jo pimeää, siksi ajoin oikein hitaasti varovaisuuden vuoksi.

Yaşlı erkek fazla iri olduğu için geri kalan herkesten daha yavaş.

Vanha uros on suuren kokonsa takia vähemmän ketterä kuin muut.

Hızlı bir çocuk yarışı kazanabilir fakat yavaş bir çocuk bile yarışabilir.

Nopea lapsi voi voittaa juoksukisan, mutta myös hidas lapsi voi kilpailla.

Ama burası oldukça yavaş bir güzergâh ve de havanın sıcak olması ilaçlar için bir sorun.

Reitti on hidas, mikä on ongelma lääkkeille tässä kuumuudessa.