Translation of "Flört" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Flört" in a sentence and their japanese translations:

Rüzgarla flört ediyorum.

風と戯れながら

Kısacası tüm flört geçmişiniz

要点を言うと あなたの利用履歴と関連事項すべてが

Onunla flört ediyor musun?

彼女とデートすることはありますか。

Adeta ses ile flört ediyor.

音との戯れです

Bu bina suyla flört ediyor.

このビルは水と戯れます

Burası da işle flört ediyor.

ここでは仕事と戯れます

Onunla flört etmesen iyi olur.

君は彼と交際しない方がよい。

Tanıştığı her kadınla flört eder.

彼は出会うどの女性ともいちゃつく。

Ne kadar süredir flört ediyorsunuz?

- 君達はいつからつきあっているのですか。
- いつから付き合ってるの?

Tom, Mary ile flört ederdi.

- トムは以前、メアリーと一緒によく出かけていた。
- トムは以前、メアリーとよくデートしていた。

Bu yüzden, insanlarla flört etmeye başladı

恋愛を再開しましたが

Bu binaların ikisi de ışıkla flört ediyor.

2つのビルは共に光と戯れます

Ve bu binalar gerçekten rüzgârla flört ediyor;

建物たちが風と戯れます

Tom ve Mary'nin flört ettikleri doğru mu?

トムとメアリーが付き合ってるってほんと?

Tom ve Mary'nin flört ettiklerini biliyor muydun?

トムとメアリーが付き合ってるって知ってた?

Tom yaklaşık üç yıldır Mary ile flört ediyor.

トムは3年ほど前からメアリーと付き合っている。

Tom şimdi yaklaşık bir yıldır Jane ile flört ediyor.

- トムはもう1年近くもジェーンと付き合っている。
- トムはもう1年近くジェーンと付き合っている。

Onu başarılı bir şekilde ikna ettim ve flört ettik.

僕は彼女をうまく説得してデートした。

- Benimle flört etmek ister misin?
- Benimle çıkmak ister misin?

- 僕と付き合わない?
- 僕と一緒に出かけない?

Tom'un kızımla flört edemeyecek kadar çok yaşlı olduğunu düşünüyorum.

うちの娘とデートするには、トムは年が上すぎるんじゃないかしら。

Sekiz ay geçtikten ve onun kırık kalbi iyileştikten sonra, George sonunda tekrar kızlarla flört etmeye başladı.

それから8ヶ月が過ぎると、ジョージは失恋から立ち直り、次第に色んな女とデートをするようになる。