Translation of "Eşlik" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Eşlik" in a sentence and their japanese translations:

Kötü eşlik eder.

彼は悪友と付き合っている。

Şarkıya eşlik et.

さあ、みんなで歌いましょう。

Sana eşlik edeceğim.

お供します。

Rüzgar yağmura eşlik etti.

- 雨に風が加わった。
- 雨が降っている所に風もふいた。

Piyanoda şarkıcıya eşlik etti.

彼女はピアノで歌手の伴奏をした。

Piyanoda ona eşlik ettim.

僕は彼女の歌のピアノ伴奏をした。

Yolculukta ona eşlik ettim.

私は彼といっしょに旅行に行った。

Annesi tarafından eşlik edildi.

彼女は母親同伴だった。

Ben size eşlik edeceğim.

- 私はあなたと同行しましょう。
- ご一緒します。
- お供します。

Yürüyüşünüzde size eşlik edebilir miyiz?

君の散歩に付いていってもよいですか。

Havaalanına kadar size eşlik edeceğim.

空港までお伴しましょう。

İstasyona kadar size eşlik edeceğim.

駅までお供しましょう。

İstasyona kadar sana eşlik edeceğim.

駅までおともしましょう。

Güçlü rüzgarlar yağmura eşlik etti.

雨に激しい風が加わった。

İçerken bana eşlik eder misin?

一杯付き合いませんか。

Çocuğa ebeveynleri tarafından eşlik edildi.

- その少年は両親は付き添われてきた。
- その子は両親に付き添われて行った。

Annesi daima ona eşlik eder.

彼女にはいつも母親が同伴している。

O, bana piyanoda eşlik edecek.

彼女がピアノで伴奏してくれます。

Ona karısı tarafından eşlik edildi.

- 彼は夫人を一緒につれてきた。
- 彼は妻を同伴していた。

Ona teyzesi tarafından eşlik edildi.

彼は叔母に付き添われていた。

Karısı ona piyanoda eşlik etti.

彼の妻がピアノで彼の伴奏をした。

Hastaneye kadar bana eşlik etti.

彼女が病院までついて来てくれた。

Hastaneye kadar size eşlik edeceğim.

病院へあなたと一緒に行きましょう。

Bir yürüyüşte ona eşlik ettim.

私は彼女といっしょに散歩した。

Jim, ona piyanoda eşlik etti.

ジムは彼女の歌のピアノ伴奏をした。

Yürüyüşünüzde size eşlik edebilir miyim.

- 散歩のお供をしてもよろしいでしょうか。
- あなたの散歩についていってもいいですか。
- 散歩にご一緒してもよろしいでしょうか。

O, bana piyanoda eşlik etti.

彼女は私にピアノの伴奏をしてくれた。

Size havaalanına kadar eşlik edebilir miyim?

空港まで一緒に行っても良いですか。

Yaşlı adama torunu tarafından eşlik edildi.

その老人は孫をお供に従えていた。

Annesinden kendisine eşlik etmesini rica etti.

娘は母親に同行して欲しいと頼んだ。

Tom Mary'ye eve kadar eşlik etti.

トムはメアリーの家まで送った。

Eve kadar size eşlik edebilir miyim?

お宅まで送りましょうか。

John konsere kadar Mary'ye eşlik etti.

ジョンはメアリーについてコンサートに行った。

Acı ve üzüntü savaşa eşlik eder.

戦争には悲惨と悲しみが伴う。

Şimşek genellikle gök gürültüsüne eşlik eder.

雷には稲妻がつきものだ。

O, arkadaşına konsere kadar eşlik etti.

彼女は友達と一緒にコンサートへ行った。

Ona kız arkadaşı tarafından eşlik edildi.

- 彼はガールフレンドを同伴していた。
- 彼は恋人を連れていた。

Ona eşlik edecek hiç kimsesi yok.

彼女に付き添う人がいない。

Genellikle kızarmış bifteğe Yorkshire pudingi eşlik eder.

ローストビーフにはたいていヨークシャープディングがついている。

Yaşlı adama her zaman torunu eşlik eder.

その老人にはいつも孫が同伴している。

Sosyaliste bir kadın tercüman tarafından eşlik edildi.

その社会主義者は女性の通訳を同伴させていた。

O, partiye kadar ona eşlik etmemi önerdi.

彼は私にパーティーに同行してはどうかと言った。

Akşam yemeğinde bize eşlik ederseniz harika olur.

私たちと一緒に夕食を取っていただけたら最高なのですが。

Bifteğe çoğu zaman kırmızı şarap eşlik eder.

ステーキにはしばしば赤ぶどう酒が添えられる。

Babam ona çalışma odasına kadar eşlik etti.

父はその人を書斎に入れた。

İstasyona kadar bana eşlik edecek kadar nazikti.

彼女は親切にも駅までついて来てくれた。

Ona kapıya kadar eşlik etmeniz gerekli değildi.

君は彼を玄関まで見送る必要はなかったのだ。

Akşam yemeği partisinde ona karısı tarafından eşlik edildi.

彼は晩餐会に妻を同伴していた。

Dişi, düetine en iyi eşlik eden erkeği seçme eğiliminde.

メスはデュエットの一番上手いオスを 相手に選ぶ傾向があります

Krala Hollanda'ya uçarken eşlik etti, ancak kraliyet mahkemesi tarafından

彼はオランダへの飛行中に王に同行しましたが、

Evcil hayvanlar sadece bize eşlik etmekten daha fazlasını sunar.

ペットは私たちに親しみ以上のものを与えてくれる。

Taeko'nun korktuğundan ve Yuri'yi kendine eşlik ettirmeye çalıştığından eminim.

どうせ、妙子さんが怖がって、有利さんも道連れにしようとしたんでしょ。

Tom obua çaldı ve Mary piyanoda ona eşlik etti.

トムはオーボエを演奏し、メアリーはピアノで伴奏した。

Bana eşlik edecek birini bulamadım, bu yüzden oraya yalnız gittim.

誰にも一緒に行ってもらえなかったので、私は一人で行きました。

Çeşmenin önünde gitarıyla kendine eşlik eden genç bir kadın vardı.

噴水の前では若い女性がギターの弾き語りをしていた。

Hava akımına doğru mu gitmek istiyorsunuz? Pekâlâ, o zaman bana eşlik edin.

風の吹くほう? よし 行こう

İsviçreli bir subay ve askeri teorisyen olan Albay Henri Jomini ona eşlik etti.

彼には、スイスの将校で軍事理論家のアンリ・ジョミニ大佐が同行しました。

- Seni eve bırakmama izin ver lütfen.
- Lütfen size eve kadar eşlik etmeme izin verin.

家まで送らせてください。

On yıl sonra, Fransızların Kurtuluş Savaşı'nda sömürgecilere verdiği desteğin bir parçası olarak, General Rochambeau'ya Amerika'da eşlik etti

10年後、彼 は独立戦争における入植者 へのフランスの支援の一環として、ロシャンボー将軍をアメリカに連れて行きました