Translation of "Size" in Arabic

0.015 sec.

Examples of using "Size" in a sentence and their arabic translations:

Aferin size!

‫أحسنت!‬

Ama size

ولكن من المهم أن أخبركم

Size bildireceğim.

سأعلّمك.

Size inanıyoruz.

نصدّق بك.

- Yeşil size uyar.
- Yeşil size uyuyor.

يناسبك اللون الأخضر.

Size anlatacağım hikaye,

القصة التي أنا بِصدد روايتها

Bunun yerine size

إذا كنت بدلاً من ذلك أخبركم

Size söyleyebilirim ki

يمكنني أن أقول لكم،

Size kalp çarpıntısını,

لا أستطيع أن أشاركك شعوري بتسارع ضربات قلبي،

Hepsi size bağlı.

‫الأمر كله راجع لك.‬

Bu size bağlı.

‫الأمر راجع لك.‬

Size verileri göstereyim.

لذا دعوني أريكم البيانات.

Size, bunu yaparken

ماذا سيحدث لو طلبت منكم

Size de tavsiyem

نصيحتي لك أيضا

Takdiri size bırakırım

أترك لك حرية التصرف

Kararı size bırakıyorum

أترك القرار لك

size şöyle açıklayabilirim;

والتي سأوضحها لك

Size çok minnettarım.

وأنا ممتنة للغاية لكم.

Ben size inanıyorum.

أثق في قدرتك.

Bu size kalmış.

- الأمر يعود إليك.
- كما تريد.

Gerisi size kaldı!

الباقي عليك!

Size güvenebilir miyiz?

أيمكننا الوثوق بك؟

Size güveniyorum çocuklar.

أعتمد عليكم يا رفاق.

Size güvenebilir miyim?

أيمكننا الوثوق بك؟

Size yaşımı açıklamayacağım

لن افصح عن عمري

- Sana güveniyorum.
- Size güveniyorum.
- Size güvenirim.
- Sana güvenirim.

- أثق بك.
- أنا أثق فيك.
- أنا أثق بك.

- Size nasıl yardımcı olabilirim?
- Size nasıl yardım edebilirim?
- Size nasıl yardımda bulunabilirim?
- Ne istemiştiniz?

- كيف بإمكاني مساعدتك؟
- كيف يمكنني أن أساعدك؟

- Ben size memnuniyetle yardımcı olurum.
- Size memnuniyetle yardımcı olurum.

سوف اكون سعيد لمساعدتك

- Size en içten duygularla teşekkür ederim.
- Size çok teşekkür ederim.
- Bütün kalbimle size teşekkür ederim.

إني شاكر لك من أعماق قلبي.

Size bahsettiğim şu hasta

المريض الذي ذكرته سابقا ؟

size meydan okumak istiyorum.

بكلماتك المميزة حول تأكيد الذات.

Size bahsettiğim öğretmenimin kitabından

هناك مقولة أخرى

size bu söylediklerim için

وأنا أخبركم بهذه الأمور،

Size birkaç örnek göstereceğim

سأريكم مجموعتين من الأمثلة...

Size bazı örnekler vereyim.

لأعطيكم بعض الأمثلة.

Kadının gülümsediğini size söyleyebilir.

وتستطيع أن تخبرك أن كانت تبتسم ام لا.

Unutmayın, bu size bağlı.

‫تذكر أن الأمر راجع لك..‬

Bu tamamen size bağlı.

‫الأمر كله راجع لك.‬

Insanlar size farklı davranıyor.

يعتني الناس بك بشكل مختلف.

Size bir kahraman diyorlar,

يصفونك بالبطل،

Renk seçimini size bırakıyorum.

أترك أمر الألوان إليكم.

Komşularınız size teşekkür edecek.

سيشكركم جيرانكم.

size bir şey kanıtlamaz.

لا يخبرك شيئاً

Size bir soru soracağım.

سأطرح عليكم سؤالًا.

Size iki örnek vereyim.

اسمحوا لي أن أقدم لكم مثالين،

Ama size sormak istiyorum:

ولكن أود أنا أسألكم:

Size bir hikâye anlatayım.

دعوني أروي لكم قصة،

Bunu size şöyle açıklayabilirim:

لوضع ذلك في سياق مناسب لكم،

Size bir örnek vereyim.

دعوني أُعطيكم مثالاً لذلك.

Onu da anlatacağım size

سأخبرك بذلك أيضًا

size karşı büyü yapabilirdi

يمكن أن يتكلم ضدك

Bunun kararını size bırakıyorum

أترك الأمر لك لتقرر

Ve size servetini verdim.

ومنحت لك ثروتها.

- Sana inanıyorum.
- Size inanıyorum.

أصدقك.

Size öyle söylemedim mi?

- ألم أقل لك؟
- ألم أقل لك ذلك؟

Bu kamerayı size vereceğim.

- سأعطيك هذه الكاميرا.
- سأعطيك آلة التصوير هذه.

Size daha sonra katılacağım.

- سأنضم إليك لاحقاً.
- سأوافيك لاحقاً.

Size faturayı hemen getireceğim.

سأجلب لك الفاتورة حالًا.

Size arkadaşımı tanıtabilir miyim?

أعرّفك بصديقي.

Yardımınız için size minnettarım.

أنا شاكر لمساعدتك لي.

Yardımınız için size minnettarız.

نحن ممتنون لك لمساعدتك.

Size bir hikaye anlatacağım.

حسنا. سأخبركم بقصة.

Ben size eşlik edeceğim.

سأقوم بمرافقتك.

Bakın bir şey göstereceğim size.

انظروا سأريكم شيئاً.

Size "iki ayaklı hareket" desem

إذا قلت لك "حركة ثنائية الأطراف"،

Eşiniz size fena halde kızmış.

لأن زوجتك غاضبة منك

Size iyi bir haber vereyim,

بعض الأخبار الجيدة،

Buradan nereye gideceğimiz size bağlı.

‫كيفية المضي قدماً من هنا يتوقف عليكم.‬

Şimdi size arkadaşım Cayla'yı tanıtayım.

حسنًا، دعني أعرفك على صديقتي كايلا.

Size ne demeye çalışıyorum öyleyse?

فما الذي أُحاول إخباركم به هنا؟

Size daha çok yulaf lapası,

كلّا، عوض ذلك، كنت ستحصل على الكثير من حساء الشعير،

İşte size bir ortaokul öğretmeni,

حيث هناك مدرس مرحلة ثانوية،

size bir tavsiye vermek istiyorum.

سأعطيكم نصيحة.

Size iki hikaye daha anlatayım.

دعوني أخبركم بقصتين أخريين اليوم.

Bu duygu size ne söylüyor?

ما الذي تخبرك به مشاعرك؟

Bu dikenlerin size batmasını istemezsiniz.

‫لن ترغب في أن تدخل هذه الأشواك فيك.‬

Şimdi size ne düşündüğümü değil,

أنا الآن لا أخبركم بما أفكر به،

Ve az sayıda model size

وعدد صغير من الأنماط يتيح لك الوصول

Mesela size bir örnek vereyim

على سبيل المثال ، دعني أعطيك مثالاً

size bir kopuz çalmak istiyordum

أردت أن أسرق لك كوبوز

şimdi size atalarımızdan bahsedeceğim biraz

الآن سأخبركم قليلاً عن أسلافنا

size bir kaç tanesini anlatayım.

دعوني أطلعكم على سببين:

Size Bay Tanaka'yı tanıtabilir miyim?

اسمح لى اقدم لك السيد تناكا

Bize mi gidelim size mi?

هل نذهب عندى أم عندك ؟

- Size telefon var.
- Telefonunuz var.

أحدهم على الهاتف يريدك.

Yardımınız için size çok minnettarım.

أن جد ممتن لمساعدتك

Bu mektupların tümü size gönderilmiş.

كل هذه الرسائل موجهة لك؟

Size yardım edebilir miyim, efendim?

هل بإمكاني المساعدة يا سيّدي؟

Biz yardımınız için size minnettarız.

نُقَدِّر مساعدتك.

Size gösterecek bazı resimlerim var.

لدي بعض الصور لأريك.

Bu size birisini hatırlatıyor mu?

هل يذكّر هذا بشخص ما؟

- Sana yardım edebilir miyim?
- Size yardım edebilir miyim?
- Size yardımcı olabilir miyim?

- هل لي أن أساعدك؟
- أيمكنني مساعدتك؟
- كيف لي أن أساعدك؟

Şimdi, bu hikâyeyi size anlatıyorum, çünkü;

والآن، أخبركم بتلك القصة

Izleyicilerin size karşı olan düşmanlığıyla orantılı.

متناسبة طرديًا مع كره الجمهور لك،

Işleri nasıl tersine çevirdiğini size gösterebilirim.

وكيف أنه فن يمكنه ان يقلب الأمور رأسا على عقب.

Bunun içinde ne olduğunu size göstereyim,

دعوني أريكم ما بالداخل هنا:

Şimdi, size sadece iki detay soracağım:

الآن، دعوني أسألكم فقط عن تفصيلين اثنين: