Translation of "Size" in Chinese

0.011 sec.

Examples of using "Size" in a sentence and their chinese translations:

- Size kalmış.
- Karar vermek size kalmış.

這由你來決定。

- Yeşil size uyar.
- Yeşil size uyuyor.

綠色適合你。

Size nasıl ulaşabilirim?

我怎樣才能連絡到你?

Bu size kalmış.

由你來決定。

Biz size bağlıyız.

- 我们可全指望你了。
- 我们可全靠你了。

Size zarar vermeyeceğim.

我不會傷害你。

Size toz yedirecek.

他会让你吃灰的。

Size annemi tanıtayım.

讓我向你介紹我的母親。

Yakında size yazacağım.

我會盡快寫信給你。

Size suşi ısmarlayacağım.

我會請你吃壽司。

Bilsem, size söylerim.

如果我知道的,会告诉你的。

Yarın size gelecek.

他想明天去看你。

- Sana güveniyorum.
- Size güveniyorum.
- Size güvenirim.
- Sana güvenirim.

我信任你。

- Ben size memnuniyetle yardımcı olurum.
- Size memnuniyetle yardımcı olurum.

我會很樂意幫助你。

- Size en içten duygularla teşekkür ederim.
- Size çok teşekkür ederim.
- Bütün kalbimle size teşekkür ederim.

我打心底里感激你。

- Sana inanıyorum.
- Size inanıyorum.

我相信你。

Size öyle söylemedim mi?

我不是告訴過你了嗎?

Bu kolyeyi size vereceğim.

我會給你這個墜飾。

Bu kamerayı size vereceğim.

我會給你這台相機。

Eşiniz size çok kızgın.

你太太在生你的氣。

Niçin size özür dilemeliyim?

为什么我要向你道歉?

Haberi size kim söyledi?

誰告訴了你這個消息?

Size yardım edebilir miyim?

我能帮你们什么么?

Size servis yapılıyor mu?

有人为您服务吗?

İyiliğiniz için size minnettarım.

谢谢您的好意。

O size yardımcı olamaz.

他不能幫你。

Size yardımcı olabileceğini umuyorum.

希望她會幫我吧。

Affedersiniz, size katılabilir miyim?

请问,我可以加入你们吗?

Size daha sonra katılacağım.

我一會兒就來。

Bu size yardımcı olmaz.

這幫不了你。

Size yardım etmek istiyorum.

我愿意帮你。

Size yardım etmeli miyim?

我该帮你吗?

Bu konuda size kızgınım.

我为此对你生气。

O size çok kızgın.

他對你非常生氣。

Ben size yolu göstereceğim.

我會為你帶路。

Size bir reçete vereceğim.

我会给你开个药方。

- Size biraz yardım almamız gerek.
- Size biraz yardım almak zorundayız.

我们不得不给你一点帮助了

Bilet satın almayı size bırakacağım.

買票就麻煩你了。

Size geçici bir tedavi vereceğim.

我会帮你应急处理一下。

Ben size onu göstermek istedim.

我想把它給你看。

Ben bu parayı size vereceğim.

我會給你這筆錢。

Havaalanına kadar size eşlik edeceğim.

我陪你去機場吧。

Saat altı size uyar mı?

- 六點鐘你方便嗎?
- 六点您行吗?

Ben size akşam yemeği ısmarlayacağım.

晚饭我请客。

Size yardım etmem rica edildi.

有人请我帮你。

Onlar size ne ile vurdu?

他們是用甚麼來打你的?

Tom'un size yardım etmesini iste.

让汤姆帮你。

Size ne zaman biteceğini söyleyemem.

我不能给你一个确切的日期,

Bu ilaç size yardımcı olacaktır.

這個藥會幫助你。

Sanırım bu ceket size uymalı.

我认为这外套应该适合你。

Korkarım ki size yardımcı olamam.

我恐怕不能幫你了。

Size yardım etmek bizim işimiz.

帮助你是我们的工作。

Bu ilaç size iyi gelecek.

这药对你有好处。

Bu kitap size ait mi?

這本書是你的嗎?

Size sınavlarınızda bol şans diliyorum.

我祝你考試順利。

Ben size son derece minnettarım.

我無法表達我對你的感謝。

Size gösterecek bazı resimlerim var.

我有一些照片給你看。

Üzgünüm size yazmam uzun sürdü.

對不起, 我過了這麼長的時間才回你的信。

Size yardım etmemi ister misiniz?

- 你要我幫你嗎?
- 你要我帮你吗?

Size yardım etmek benim görevim.

帮助你是我的责任。

Ben de size yardım edebilirim.

我也能幫你。

- Sana yardım edebilir miyim?
- Size yardım edebilir miyim?
- Size yardımcı olabilir miyim?

我能幫你嗎?

Ben bu kitabı size ödünç vereceğim.

我把这本书借给你。

Size yardım edebilecek arkadaşların olması gerekiyor.

你需要可以幫助你的朋友。

- Ben sizi tedavi edeceğim.
- Size ısmarlayacağım.

我請你。

"Kim size İngilizce öğretiyor?""Bayan Yamada."

「誰教你英文?」「山田老師。」

Bence bu ilaç size iyi gelecek.

我想这药会对您有好处的。

Ben erkeklerin nasıl büyüleneceğini size öğretebilirim.

我能教你迷住男人。

Size birkaç soru daha sormak istiyorum.

我想問再你幾個問題。

- Sana yardım edebilirim.
- Size yardım edebilirim.

我能幫你。

- Size katılabilir miyim?
- Sana katılabilir miyim?

我可以参加吗?

Biz size yardım etmek için istekliyiz.

我们很乐意帮你。

Sigara içmek size çok zarar verecektir.

吸烟对你有很大的伤害。

Size bir taksi çağırmamızı istiyor musunuz?

你要不要我们给你叫辆出租车?

Yalnız kalmak istemiyorsanız size eşlik edebilirim.

如果你不想一个人呆着,我可以陪着你。

Sahip olduğum tüm bilgiyi size verdim.

我懂得的都已經傾囊相授了。

- Yakında sana yazacağım.
- Yakında size yazacağım.

我會盡快寫信給你。

Bu size hitaben yazılmış bir mektup.

這封信是寄給你。

Size yardım etmek için ne yapabilirim.

我可以做什么来帮你呢?

- Eğer meşgulseniz, ben size yardımcı olacağım.
- Meşgulsen, sana yardım edeceğim.
- Meşgulseniz, size yardım edeceğim.

如果你忙,我會幫你。

- Elbise size çok iyi oldu.
- Elbise sana çok iyi oldu.
- Elbise size çok iyi uyuyor.

这条裙子很适合你。

Ben size birkaç soru daha sorabilir miyim?

我可以問你一些問題嗎?

Bir hava değişikliği size çok iyi gelecektir.

改變環境將對你有很多好處。

Hepiniz size bir şey getirmemi ister misiniz?

你们要我带什么东西吗?

Bir ay içinde size katılmak için döneceğim.

我会在一个月后回来和你们见面。

- Ben kesinlikle size katılıyorum.
- Sana tamamen katılıyorum.

我完全赞同你。

Geri döndüğümde size onu nasıl kullanacağınızı açıklayacağım.

­我回来就解释给你听怎么用。

Uçakla gitmek size daha fazlaya mal olacak.

搭飛機將花你比較多的錢。

Beni davet ettiğiniz için size teşekkür ederim.

謝謝你邀請我。

Size kısa sürede e-posta yazmadığım için üzgünüm.

抱歉,我沒有早點寫e-mail給你。

Hayat siz diğer planları yapmakla meşgulken size olanlardır.

生活就是當你忙著進行你的計劃時總有其他的事情發生。

- Sana bir özür borçluyuz.
- Size bir özür borçluyuz.

我们欠你个道歉。

- Size yardım edebilir miyim?
- Sana yardımda bulunabilir miyim?

我能幫你嗎?

Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum.

祝你們婚姻長長久久、永浴愛河。

Ben kendim buraya yabancıyım. Korkarım size yardım edemem.

我對這裡不熟。恐怕我不能幫你。

Bir kaleme ihtiyacınız varsa, size bir tane ödünç veririm.

如果你需要笔的话,我借你一支。

Tavsiyeme ihtiyacın varsa bunu size vermek için memnuniyet duyarım.

如果你需要我的建议,我很愿意告诉你。

- Ben size Bob diyebilir miyim?
- Sana Bob diyebilir miyim?

我能叫你Bob吗?