Translation of "Dakikada" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Dakikada" in a sentence and their japanese translations:

30 dakikada vardım.

30分で着いたよ。

On dakikada okula yürüyebilirim.

学校まで10分で歩いて行ける。

Yürüyerek beş dakikada parka vardık.

5分間歩くと、私たちは公園に着いた。

Her otuz dakikada hareket eder.

30分おきに出ます。

Biz 50 dakikada oraya uçacağız.

- 飛行機で50分で着くでしょう。
- そこまで50分で飛べますよ。

Yaklaşık 20 dakikada makyaj yaptı.

彼女は約二十分で顔の化粧をした。

Bir dakikada altmış saniye vardır.

1分は60秒です。

Maç son dakikada iptal edildi.

土壇場になって、その試合は取り消された。

Düğün son dakikada iptal edildi.

結婚式は直前に取りやめになった。

Yaklaşık otuz dakikada geri döndü.

彼女は30分そこそこで帰ってきた。

Bir dakikada elli kelime yazabilirim.

私は1分間50語タイプできます。

Onu tam son dakikada yaptım.

ギリギリのところで間に合う。

Otobüsler her on dakikada bir çalışır.

バスは10分ごとに通っている。

Otobüs her on dakikada bir gider.

バスは10分おきに出ます。

Her otuz dakikada doğum sancım var.

陣痛が30分おきに起こります。

Tren her otuz dakikada bir çalışır.

電車は30分ごとに走っている。

Bu makine dakikada 100 kopya yapar.

この機械は一分間に100部のコピーをつくる。

Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.

この機械は1分間に60ページ印刷できる。

Her 20 dakikada bir otobüs var.

20分ごとにバスがある。

Bu adamla konuşmayı yaklaşık beş dakikada bitirdim.

その男と5分くらい話しました

Bir bisikletle, senin evine 20 dakikada ulaşabilirdim.

自転車があれば、君の家に20分で着くことができるだろう。

Her on beş dakikada bir otobüs vardır.

- バスは15分間隔で運転されている。
- 15分おきのバスがあります。

Otobüs her on beş dakikada hareket eder.

バスは15分ごとにでます。

Şu trenler her üç dakikada bir çalışırlar.

その電車は3分おきにでています。

Sadece verilmiş 30 dakikada, soruların hepsini cevaplayamazdık.

30分しかなかったので、私達はすべての問題には答えられなかった。

Yeni sekreter dakikada yaklaşık 70 kelime yazar.

今度の秘書は1分間に70ワードもタイプが打てる。

Son dakikada aklına iyi bir fikir geldi.

最後の瞬間になって、彼にいい考えが浮かんだ。

Konuşmacı her beş dakikada bir notlarına başvurdu.

- 講演者は数分後とにメモを参照した。
- 講演者は数分ごとにメモを参照した。

Burada otobüsler her on dakikada bir çalışır.

ここではバスは十分おきに通る。

Dünyanın herhangi bir yerinde her yedi dakikada bir

7分間に1人のペースで 青年期の少年少女が

Ben son dakikada randevuyu iptal ettiğim için üzgünüm.

土壇場になって約束をキャンセルし、申し訳ありません。

Benim iki saat uğraştığım problemi beş dakikada çözdü.

彼は、私が2時間も悪戦苦闘した問題を5分で解いてしまった。

O, tam kapanmadan önce, o son dakikada dükkâna gitti.

彼はその店へ閉店間際に行った。

Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.

数分ごとに 重要な決断が必要になる

Narita Ekspresi yaklaşık 90 dakikada seni doğrudan Tokyo İstasyonuna götürecek.

成田エクスプレスは約90分で東京駅に到着します。

"Otobüsler bir saat içinde ne sıklıkta çalışırlar?" "Her otuz dakikada."

「ここのバスは1時間に何回くらい出るのですか」「30分ごとに出ます」

Her zaman olduğu gibi, bu defa da son dakikada çalıştım.

いつものことですが、今回も泥縄式の勉強でした。

İnsanlar normalde dakikada 12 ile 20 kez arası nefes alır.

人は一分間に通常12回から20回呼吸をする。

Takeshi ödevimde bana yardım etmeye söz verdi, ancak son dakikada beni yüzüstü bıraktı.

たけしは僕の宿題を手伝うと約束したのに、最後になって僕を見捨てた。

O bana yardım etmeye söz verdi ama son dakikada beni hayal kırıklığına uğrattı.

彼は私を助けようと約束したが、最後の瞬間になって私を裏切った。

Beş devasa F1 motoru , sadece iki buçuk dakikada yarım milyon galon gazyağı ve sıvı

その5つの巨大なF1エンジン は、わずか2分 半で50万ガロンの灯油と液体