Translation of "Evdeki" in Italian

Tom evdeki tek kişiydi.

Tom era l'unico in casa.

Peki evdeki ürünlerle neler yapılabilir?

E per i prodotti più vicini a casa?

O evdeki mutfak çok güzel.

La cucina in quella casa è molto bella.

Evdeki herkese söylemek için sabırsızlanıyorum.

- Non riesco ad aspettare di dirlo a tutti a casa.
- Non vedo l'ora di dirlo a tutti a casa.
- Non posso aspettare di dirlo a tutti a casa.

Yalnızca kocası ona yardım ederse, evdeki sorunların çoğu kaybolur.

Se solo suo marito l'aiutasse, la maggior parte dei suoi problemi domestici sparirebbe.

Evdeki her şeyi yediğimizi düşünmüştüm, fakat bir kutu kraker daha buldum.

Pensavo che avessimo mangiato tutto quello che c'era in casa, ma poi ho trovato un altro pacchetto di cracker.

- Bu evin sessizliği beni sakinleştiriyor.
- Bu evdeki sessizlik ve huzur ruhuma dinginlik veriyor.

Il silenzio di questa casa mi rilassa molto.