Translation of "Ihtiyaç" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Ihtiyaç" in a sentence and their hungarian translations:

İhtiyaç ne?

Mire van igény?"

Garsona ihtiyaç var.

- Pincért keresünk.
- Felveszünk felszolgálókat.

Biz ona ihtiyaç duyacağız.

Szükségünk lesz rá.

Biraz yardıma ihtiyaç duyabiliriz.

Lehet, hogy segítségre van szükségünk.

Bebek, annesine ihtiyaç duyar.

A babának szüksége van az édesanyjára.

Onlar yere ihtiyaç duydular.

Kellett nekik a hely.

İhtiyaç duyduğunuzu buldunuz mu?

Megtaláltad azt, amire szükséged volt?

Ona niçin ihtiyaç duyuyorsun?

Ez mihez kell neked?

- Görünüşe göre bana ihtiyaç yok burada.
- Bana burada ihtiyaç yok gibi.

Úgy tűnik, itt nincs rám szükség.

İhtiyaç duydukları eğitimi alamayacaklarından korkuyorlar.

Attól tartanak, hogy esetleg nem kapják meg a szükséges oktatást.

Ihtiyaç duydukları becerileri edinemediklerini söylüyorlar.

hogy attól tartanak, hogy nem kapják meg a szükséges készségeket.

Buna ihtiyaç var mı bilmiyorum.

- Nem tudom, hogy szükséges-e ez.
- Nem tudom, szükség van-e erre.

Aniden bir arabaya ihtiyaç duydum.

Hirtelen szükségem volt autóra.

O, mali yardıma ihtiyaç duyuyordu.

Pénzügyi segítségre volt szüksége.

İhtiyaç duydukları her şeye sahipler.

- Mindenük megvan, ami csak kell nekik.
- Megvan mindenük, amire szükségük van.

Tom ihtiyaç duyduklarımızı satın alıyor.

Tom azt vásárolja, amire szükségünk van.

Tom neden yardımıma ihtiyaç duyuyor?

Tomnak miért van szüksége a segítségemre?

Kullandığımız yönetim araçlarının değişimine ihtiyaç duyacağı.

és hagyományos igazgatási eszközök.

Çok zekice bir tarıma ihtiyaç duyuyorlar.

Okos mezőgazdasági figyelmet igényelnek.

Bazen ihtiyaç duydukları sağlık ürünlerini bulamazlar.

néha nincs szükséges tartalék.

Şimdi değişime ihtiyaç olduğuna karar verdi.

Most úgy döntött, hogy változásra van szükség.

İhtiyaç duyulan şey daha fazla zaman.

- Ami kell, az több idő.
- Több idő az, ami szükséges.

Eğer ihtiyaç duyarsan, sana yardim edebilirim.

Ha segítségre van szükséged, tudok segíteni.

Onlar neden bunu yapmaya ihtiyaç duyarlar?

Mi szükség van rá, hogy ezt tegyék?

İhtiyaç duyduğunuz her şeyi size alabilirim.

Megszerzek neked mindent, amire szükséged van.

Bir çocuk bir anneye ihtiyaç duyar.

- Egy gyereknek szüksége van anyára.
- A gyereknek anyára van szüksége.

Tom neden bir çekice ihtiyaç duydu?

Miért kellett Tomnak kalapács?

Insanlar bilişsel kontrole daha az ihtiyaç duyuyor.

hogy az emberek ilyenkor jobban viselik a kognitív kontroll hiányát.

Eğer sağlıklı bir hararetli ortamsa ihtiyaç duyulan,

Ha ebben az is benne van, hogy a hangsúly legyen a pozitív energiákon,

Bunların hepsi bir ülkenin ihtiyaç duyduğu meslekler,

Ezek mind olyan szakmák, melyekre az országnak szüksége van,

Hollanda'da bakım ve refakate ihtiyaç duyan insanları

Hollandiában vannak olyan templomok és egészségügyi szervezetek,

Önemsiz bir problem, uzun tefekküre ihtiyaç duymaz.

Egy apró problémán nem kell hosszan töprengeni.

Daha fazla doktora acil bir ihtiyaç vardır.

Sürgősen szükség van több orvosra.

Bir vizeye ihtiyaç duyduğum asla bana söylenmedi.

Soha nem mondták nekem, hogy vízumra van szükségem.

Bütün bitkiler suya ve ışığa ihtiyaç duyarlar.

Minden növénynek szüksége van vízre és fényre.

Büyük bir ordu ve donanmaya ihtiyaç olacaktı.

Nagy tengeri- és szárazföldi hadseregre lenne szükség.

İnsanların çevreyi temizlemelerine acil bir ihtiyaç vardır.

Sürgősen emberekre van szükség, hogy segítsenek megtisztítani a környezetet.

Onların sistemlerini güncellemelerine acil bir ihtiyaç var.

- Sürgős szükségük van a rendszerük korszerűsítésére.
- Sürgősen korszerűsíteniük kell a rendszerüket.

- Neden umut istiyoruz?
- Neden umuda ihtiyaç duyuyoruz?

Miért van szükségünk reményre?

Insanların tedaviye başlama konusunda rahat hissetmelerine ihtiyaç duyarız.

hogy az emberek ne érezzék kellemetlennek igénybe venni őket.

Bu yüzden daha fazla kadın lidere ihtiyaç var.

De pont ezért van szükség több női vezetőre.

Gelecekte ihtiyaç duyacakları tüm becerilere sahip olmak istiyorlar.

És azt akarják, hogy rendelkezzenek minden olyan készséggel, amelyre a jövőben szükségük lesz.

Peki neden erkekler için bir hapa ihtiyaç var?

Miért van szükség férfi tablettára?

Sanatı lüks mü yoksa ihtiyaç olarak mı görüyoruz?

Luxusnak vagy szükségletnek tekintjük-e a művészetet?

Bir hamsterin ihtiyaç duyabileceği her şey elinin altında.

Minden megvan itt, amire egy hörcsögnek szüksége lehet.

- Neye ihtiyaç duyduğumu biliyorsun.
- Neye ihtiyacım olduğunu biliyorsun.

Tudod, hogy mire van szükségem.

Annesine kavuşmanın verdiği rahatlama... ...ve çok ihtiyaç duyduğu sütü.

Ismét élvezheti anyja védelmét... és a jól megérdemelt tejet.

Devletin artık ihtiyaç duymayıp satmayı planladığı taşıtları tamir ettik.

Megszereljük a járműveket, amiket az állam eldobott, eladott volna.

Büyümek ve karmaşık hale gelmek için yaşam oksijene ihtiyaç duyar.

Az életnek oxigénre van szüksége, hogy nagy és összetett legyen.

- Hala bana ihtiyaç duyuyor musun?
- Bana hâlâ ihtiyacın var mı?

- Akarsz még engem?
- Szükséged van még rám?

- İcat, ihtiyaçtan doğar.
- Bütün icatlar ihtiyaçtan doğar.
- İhtiyaç icadın anasıdır.

A szükség a találékonyság anyja.

Ve bir dizi tren tekerleği ile batırılan büyük şamandıralara ihtiyaç var

vonatkerekekkel lehorgonyzott nagy bóják,

Tom'un ihtiyaç duyduğu her şeyi almak için yeterli parası olduğunu düşündüm.

Úgy gondoltam, Tomnak elég pénze van, hogy bármit megvehessen, amire csak szüksége van.

Insan nüfusu ve daha fazlası için ihtiyaç duyduğumuz tüm gıda ve kaynakları

a termőföld egészségesebb, termékenyebb lesz,

Her çocuk, hayatında bir babaya ya da bir baba figürüne ihtiyaç duyar.

- Minden gyereknek szüksége van az életében egy apafigurára.
- Minden gyereknek szüksége van apára vagy apafigurára az életében.

- Çiçeklerin ve ağaçların temiz havaya ve taze suya ihtiyacı vardır.
- Çiçek ve ağaçlar temiz hava ve taze suya ihtiyaç duyarlar.
- Çiçekler ve ağaçlar, temiz hava ve tatlı suya ihtiyaç duyarlar.

A virágok és fák igénylik a tiszta levegőt és a friss vizet.

Duygularını açıkça ifade eden insanlar ne aptal ne saftırlar. Aksine, onlar maskeye ihtiyaç duymacak kadar güçlüdürler.

Azon emberek, akik nyíltan vállalják az érzéseiket, se nem buták, se nem naívak. Teljesen ellenkezőleg: olyan erősek, hogy nincsen szükségük maszkra.