Translation of "Yaşamadığını" in German

0.002 sec.

Examples of using "Yaşamadığını" in a sentence and their german translations:

Tom'un Boston'da yaşamadığını nasıl öğrendin?

- Wie hast du erfahren, dass Tom nicht in Boston wohnt?
- Wie haben Sie erfahren, dass Tom nicht in Boston lebt?

Tom'un hâlâ Boston'da yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum.

Ich weiß nicht, ob Tom noch in Boston lebt.

Tom'un hâlâ burada yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum.

Ich weiß nicht, ob Tom noch hier wohnt oder nicht.

Yaşadığını söylediğin yerde yaşamadığını ikimiz de biliyoruz.

- Wir wissen beide, dass du nicht dort lebst, wo du sagst.
- Wir wissen beide, dass Sie nicht dort leben, wo Sie sagen.

- Tom'un hâlâ yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum bile.
- Tom'un hâlâ hayatta olup olmadığını bile bilmiyorum.

Ich weiß noch nicht einmal, ob Tom noch am Leben ist.