Translation of "Kazan" in German

Bu bir kazan-kazan durumu.

Jeder gewinnt dabei.

Kazan Tataristanın başkentidir.

Kasan ist die Hauptstadt von Tatarstan.

Kazan, buhar çıkarıp köpürüyor.

Im Kessel dampfte und wallte es.

Bu çukuru kazan kişi bendim.

- Ich war es, die dieses Loch gegraben hat.
- Ich war es, der dieses Loch gegraben hat.
- Dieses Loch habe ich gegraben.

- Tamam, sen kazan.
- Tamam, sen kazandın.

Gut, du hast gewonnen.

Belki kazan hakkında Tom'a söylemenin vakti geldi de geçiyor bile.

Vielleicht ist es langsam Zeit, dass du Tom etwas von deinem Unfall sagst.

- Kazan'da bulunan Esperanto Caddesi'nin yakında ismi değişecek.
- Yakın bir zaman içerisinde Kazan şehrindeki Esperanto Caddesi yeniden adlandırılacak.

Die Esperanto-Straße in Kazan wird bald umbenannt.