Translation of "çarpıcı" in French

0.004 sec.

Examples of using "çarpıcı" in a sentence and their french translations:

...ve çarpıcı davranışlarla dolu.

et de comportements étonnants.

...ve çarpıcı görüntüler sergiler.

et des spectacles étourdissants.

Yaptığım en çarpıcı şeydi,

qui était ma montagne,

Tıp bilimi çarpıcı bir ilerleme gösterdi.

La science médicale a réalisé d'immenses progrès.

Onlar arasında çarpıcı bir benzerlik vardı.

- Il y avait une ressemblance frappante entre eux.
- Il y avait une ressemblance frappante entre elles.

O elbise onun üzerinde çarpıcı görünüyor.

Sur elle, cette robe paraît éblouissante.

Issus Muharebesi çarpıcı bir zaferdi Alexander için.

La bataille d'Issos est une victoire retendissante pour Alexandre

Fakat şunu bilmelisiniz ki bu çarpıcı bir örnek

c'est un exemple remarquable,

Napolyon temalı şampanya… ve Napolyon kılıçlarının ve tabancalarının çarpıcı kopyaları…

- même… du champagne sur le thème de Napoléon… et de superbes répliques d'épées et de pistolets napoléoniens…

Bu, yüksek bir fiyata kazanılan çarpıcı bir zaferdi - Davout'un dört

Ce fut une victoire éclatante, remportée à un prix élevé - un homme sur quatre

Yüzyılın sonuna gelindiğinde, dünya sıcaklıkta çarpıcı bir artış yaşamış olacak.

D'ici la fin du siècle, la terre aura fait l'expérience d'une alarmante augmentation de la température.

Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.

Au beau milieu de la nuit, des caméras haute sensibilité révèlent un spectacle inouï.

Bu tür avantajlar, Mack'in Avusturya ordusunun Ulm'deki çarpıcı kuşatmasını elde etmesine yardımcı oldu.

De tels avantages l'ont aidé à réaliser l'étonnant encerclement de l'armée autrichienne de Mack à Ulm.