Translation of "Sağlayabilir" in English

0.003 sec.

Examples of using "Sağlayabilir" in a sentence and their english translations:

Sermaye ve bilgi sağlayabilir.

It can provide capital and know-how.

Rakiplerinize üstünlük sağlayabilir misiniz?

Can you outmaneuver your opponents?

Randevu almama yardım sağlayabilir misin?

Can you help me get a date?

İnsan beyni yeni durumlara uyum sağlayabilir.

The human brain can adapt to new situations.

Bütün ihtiyaç duyduklarımı bana sağlayabilir misin?

Can you supply me with all I need?

Dükkan bize ihtiyacımız olan her şeyi sağlayabilir.

The store can supply us with anything we need.

İyi bir arabulucu anlaşmanın sorunsuz geçmesini sağlayabilir.

A good mediator can make a deal go smoothly.

İhtiyacım olan her şeyi bana sağlayabilir misin?

Can you supply me with everything I need?

Aspirin baş ağrısı için hızlı bir rahatlama sağlayabilir.

Aspirin can provide quick relief for a headache.

Bu hayvanların şartlara uyum sağlayabilir olduğunu görmenizi sağlıyor bu.

Really makes you take a step back and realize how adaptable these animals are.

Yalnızca nasıl hissettiğiniz hakkında konuşmak bile daha iyi hissetmenizi sağlayabilir.

Just talking about your feelings can make you feel better.

- Tom'la temas eder misiniz?
- Tom'la görüşebilir misin?
- Tom'la iletişim sağlayabilir misin?

Can you contact Tom?

Ezbere öğrenme sınavları geçmenizde fayda sağlayabilir ama konuyu gerçekten anlayacağınızın teminatı değildir.

Rote learning might help you to pass exams, but it's no guarantee that you'll really understand the subject matter.