Translation of "Politikası" in English

0.004 sec.

Examples of using "Politikası" in a sentence and their english translations:

Dizi politikası yok.

There's no set policy.

Hükümetin iç politikası açıklandı.

The government's domestic policy was announced.

İstihdam politikası bir başarısızlıktır.

The employment policy is a failure.

Ben buna aitlik politikası diyorum.

And I call all this the politics of belonging.

Bu mağazanın iade politikası nedir?

What is this store's return policy?

Hükümetin politikası muhalefet partisi tarafından eleştirildi.

The policy of the government was criticized by the opposition party.

Bir mali sıkma politikası yürürlüğe giriyor.

A fiscal tightening policy is being enacted.

Bu, kamu politikası hakkında bir kitap.

This is a book about public policy.

Tom'un okulunun sıfır tolerans politikası vardır.

Tom's school has a zero-tolerance policy.

Yetersiz eğitim politikası Japonya için zararlıdır.

The poor educational policy is a detriment to Japan.

Onun politikası kısa sürede test edildi.

His policy was soon tested.

Fakat, onun en ünlü politikası şüphesiz ki

But, undoubtedly, his most famous policy was the legalization of

Bilim adamı maliye politikası üzerine bir otoritedir.

The scholar is an authority on fiscal policy.

Avrupa Birliği'nin dil politikası hakkındaki görüşün nedir?

What's your opinion about the linguistic policy of the European Union?

Bu okulun bir sıfır tolerans politikası vardır

This school has a zero-tolerance policy.

Ve kamu politikası hakkında çok şey öğrettiğimi söylerdi.

about systemic racism in America and public policy.

Yıllarca, "Genel Tarım Politikası", yada bilinen adıyla CAP

For years, the so called, “Common Agricultural Policy”, also known as the CAP has been

Cumhurbaşkanının yeni bir enerji politikası öne sürmesi bekleniyor.

The president is expected to put forward a new energy policy.

Kampanyayı unut. O tür şirket politikası neredeyse değişmez.

Forget about the campaign. That kind of company policy is practically unchangeable.

- Tüm kurallar şirket politikası ile uyumlu olmalı.
- Tüm kurallar firma politikası doğrultusunda olmalı.
- Tüm kurallar şirket politikasıyla uyumlu olmalı.

All of the rules must be in line with company policy.

Futbol kulübünün hakem hatası konusunda sıfır tolerans politikası vardır.

The football club has a zero tolerance policy on referee abuse.

Şirket politikası, farklı mevkilerdeki meslektaşları arkadaşlık etmekten men ediyor.

Company policy precludes fraternization between co-workers.

Onun politikası hakkında soru sorulduğunda, aday sadece belirsiz cevaplar verdi.

Questioned about his policies, the candidate gave only vague answers.

Onlar yeni bir kavram geliştirmek için bir iletişim politikası uygulamıştır.

They implemented a communication policy so as to promote their new concept.

Bu yukarıdan aşağıya bir sistemdi. Onun politikası ülkedeki en önemli ailelerle

This was a TOP-DOWN system. His policy was to meet the most important families in the

Hükümet bunu kabul etmeyi reddetse de, ekonomi politikası harap olmuş durumda.

Although the government refuses to admit it, its economic policy is in ruins.

Aylardır, Amerika Birleşik Devletleri maliye politikası zayıf kredi ile karakterize edilmiştir.

- Monetary policy in United States has been characterized by tight credit over the months.
- For months, United States fiscal policy has been characterized by weak credit.

Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.

The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.