Translation of "Ormanlık" in English

0.002 sec.

Examples of using "Ormanlık" in a sentence and their english translations:

Bu, yoğun ormanlık bir alandır.

This is a heavily wooded area.

- Aktivistler en son Brezilya'nın uzak, ormanlık bir köşesinde görüldüler.
- Eylemciler en son Brezilya'nın uzak, ormanlık bir köşesinde görüldüler.

The activists were last seen in a remote, forested corner of Brazil.

Güneydeki ormanlık alanın derinlerinde saklı eski bir yol var.

There's an old road hidden deep in the southern woodlands,

Bizim yapay adamız, henüz çok iyi ormanlık alan değil.

Our artificial island isn't very well forested yet.