Translation of "Avrupa'yı" in English

0.007 sec.

Examples of using "Avrupa'yı" in a sentence and their english translations:

Ben Avrupa'yı gezdim.

- I travelled around Europe.
- I traveled around Europe.

O, bütün Avrupa'yı gezdi.

He traveled all over Europe.

Aşırı soğuk, Avrupa'yı kapladı.

Extreme cold covered Europe.

Avrupa'yı birkaç kez ziyaret etti.

He has visited Europe several times.

Bir soğuk hava dalgası Avrupa'yı vurdu.

A cold spell gripped Europe.

O, Avrupa'yı ziyaret etmek için isteklidir.

She is anxious to visit Europe.

Tom ve Mary, Kuzey Avrupa'yı ziyaret ettiler.

Tom and Mary visited Northern Europe.

Yunanlar, Mısırlılar, Fenikeliler ve Kartacalılar, Avrupa'yı keşfettiler.

The Greeks, Egyptians, Phoenicians and Carthaginians discovered Europe.

Avrupa'yı işgal etmesini engelledi, Avrupa Konstantinopolis'e baskı yaptı,

tide in Europe, who maintained pressure on Constantinople, tightened their control over

- Haber Avrupa genelinde yayıldı.
- Haber tüm Avrupa'yı dolaştı.

The news traveled all around Europe.

Avrupa'yı ziyaret etmesi için asla ikinci bir şansı olmayacak.

She will never have a second chance to visit Europe.

- İki aylığına Avrupa'yı geziyor olacağım.
- İki aylığına Avrupa seyahati yapacağım.

I will be traveling in Europe for two months.

1188’de sadece Tire ve Acre Avrupa'yı başka bir haçlı seferine atmaya teşvik etmek.

By 1188 only Tyre and Acre hold out to spur Europe to embark on another crusade.

Üç yüzyıl boyunca İskandinavya'dan gelen bu pagan korsanlar Avrupa'yı terörize ettiler, baskın yaptılar, gasp ettiler,

For three centuries, these pagan pirates from Scandinavia terrorised Europe, raiding, extorting,