Translation of "Artarak" in English

0.002 sec.

Examples of using "Artarak" in a sentence and their english translations:

Hayatınız artarak iyileşecek.

will be exponentially better.

çünkü çevre git gide artarak daha kötü hale geldi.

because the environment was increasingly toxic.

Ve bu sürekli online olma durumu gittikçe artarak devam ediyor

that is increasingly becoming ever more always-on,

Bu sırada bu ilaçların fiyatları 2012'den beri %68 artarak

Meanwhile, prices on these drugs have continued to increase --

Yalnız olduğu bilgisini veren insanların oranı iki kat artarak %40'a çıktı.

the percentage of people who report being lonely has doubled to 40%.

Dünyanın en zengin insanlarının toplam net serveti 2016 yılında % 18 artarak 7.67 trilyon dolara yükseldi.

The total net worth of the world's richest people rose by 18% in 2016 to $7.67 trillion.