Translation of "Ağlamasını" in English

0.003 sec.

Examples of using "Ağlamasını" in a sentence and their english translations:

Tom'un ağlamasını duyduk.

We heard Tom cry.

Tom Mary'nin ağlamasını istemiyordu.

Tom didn't want Mary to cry.

Tom'un ağlamasını durduramaz mısın?

Can't you stop Tom from crying?

Tom Mary'nin ağlamasını istemiyor.

Tom doesn't want Mary to cry.

Tom Mary'nin ağlamasını bekledi.

Tom expected Mary to cry.

Onun öyle ağlamasını görmeye dayanamam.

I can't bear to see him cry like that.

Çocukların ağlamasını görmekten nefret ediyorum.

I hate to see children cry.

Onun ağlamasını görmeye tahammül edemem.

I can't bear to see her cry.

O, gece yarısında onun ağlamasını duydu.

He heard him cry at midnight.

Tom nezaketen Mary'nin ağlamasını görmemezlikten geldi.

Tom politely pretended not to notice that Mary had been crying.

Tom Mary'nin ağlamasını durduruyor gibi görünmüyordu.

Tom couldn't seem to get Mary to stop crying.

Tom, Mary'nin onun ağlamasını görmesini istemedi.

Tom didn't want Mary to see him cry.

Yetişkin bir erkeğin ağlamasını görmekten nefret ederim.

I hate to see a grown man cry.

Mary hiç kimse ağlamasını görmesin diye kendini banyoda kilitledi.

Mary locked herself in the bathroom so that no one would see her cry.

- Tom'un ağladığını işittim.
- Tom'u ağlarken duydum.
- Tom'un ağlamasını duydum.

I heard Tom crying.

John öldüğü zaman hiç kimsenin onun için ağlamasını istemediğini söylüyor.

John says when he dies he doesn't want anyone to cry for him.