Translation of "Düşünmek" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "Düşünmek" in a sentence and their arabic translations:

Düşünmek önemli.

تؤثر على وجهات نظرنا ومعتقداتنا.

Ve düşünmek zorundaydım,

وكان علي أن أفكر،

Düşünmek acı veriyor.

التفكير يؤلم.

İntiharı bu şekilde düşünmek

ولأننا نفكر بهذه الطريقة،

Kimsenin düşünmediğini düşünmek için.

وللتفكير بما لم يفكر به أحد مطلقًا.

Onunla ilgili düşünmek istemiyorum.

لا أريد التّفكير فيه.

Teknolojinin bizi kurtaracağını düşünmek kibirdir.

من الأنانية تصور أن التكنولوجيا ستنقذنا.

Eleştirel düşünmek -- bilimi böyle ilerletiriz --

التفكير النقدي - كيف نمضي قدماً بالعلم -

Tom yalnızca onu ​​düşünmek istedi.

أراد توم أن يفكر بها فقط.

Ona ne söylemek istediğimi düşünmek zorundayım.

علي التفكير بما أريد قوله.

Yok olacağını düşünmek beni dehşete düşürdü.

لتصبح مغطاة بالضباب الباهت.

Ne olacağını düşünmek üzerine ağırlıklarını koydular.

تقنية الذكاء الاصطناعي ستحدث في المستقبل

Bol bol düşünmek ve yeniden düşünmek zorundaydık. Yalnızlık içinde geçirdiğimiz o yıllara çok şey borçluyuz.

كان علينا التفكير مليّاً. ندين بالكثير لتلك السنين الموحشة.

Kontrolümüz olduğumuzu düşünmek gayet normal değil mi?

أن ندرك بأننا في قبضة الموت؟

Bunu düşünmek bile sizi hasta ediyor, değil mi?

مجرد التفكير بهذا يجعلك مريضاً، صحيح؟

Ya da Buddha, veya Cengiz Han, veya düşünmek istediğiniz herhangi biri.

أو بوذا أو حتى جنكيز خان أو أي شخص يمكنك التفكير به.

Onun bu ilişkiden bir şeyler kazandığını düşünmek ilk başta çok zordu.

‫كان من الصعب جدًا في البداية تخيّل‬ ‫أنها ستستفيد أي شيء من هذه العلاقة.‬

- Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.

الأعداد الأولية مثل الحياة، منطقية تمامًا، لكن يستحيل إيجاد القواعد لها، حتى لو أمضيت وقتك كله تفكر فيها.