Translation of "Acı" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "Acı" in a sentence and their arabic translations:

Acı.

الألم،

Ama acı çeken, tek başına acı çeken

وهم تائهون بالنسبة لنا جميعاً،

Sonra acı veriyor.

ثم، تصبح مؤلمة.

Hayvan acı çektiğinde,

عندما يكون حيوانكم الأليف في حالة ألمٍ،

Ama gerçekten acı!

‫ولكنه مر المذاق!‬

Acı bir ders.

‫درس أليم.‬

Ailem acı çekiyordu.

‫كانت عائلتي تعاني.‬

Aşk acı verir.

الحب يؤلم.

Düşünmek acı veriyor.

التفكير يؤلم.

Acı çekiyor hatta ölüyorlar.

لأنهم لا يستطيعون تحمل تكلفة الدواء.

Adaletsizliği algıladığımızdaysa acı hissediyoruz,

لكن عندما ندركُ الإجحاف، نشعرُ بالألم،

Nedir seni yaralayan acı

ألا ترى الألم الذي آلمك؟

Acı hakkında da konuşmamızdı.

ولكن أيضا عن الألم.

Öyle büyük bir acı

هذا ألم كبير

Onun acı çektiği belliydi.

لقد كان من الواضح أنهُ في ألم.

Hiç böyle bir acı hissetmemiştim.

‫لا شك أنه أشد ألم شعرت به يوماً.‬

Acı hissediyoruz ve çekip gidiyoruz.

نشعرُ بالألم، ونبتعدُ.

İnsanlar zorluk ve acı çekiyordu,

كان الناس يعانون ويصارعون،

O belli ki acı çekiyordu.

لقد كان من الواضح أنها في ألم.

Sonra, zorlandım. Düştüm. Acı çektim.

بعدها استصعبت الأمر، وانهرت، وتألمت.

Sami'nin ailesi acı içinde bekliyordu.

كانت أسرة سامي تنتظر في كرب.

Bu kötü ve acı bir karar.

إنه قرار محزن وسيىء

Eğer zihnimiz huzursuz ve acı içerisindeyse,

إذا كان عقلنا غير هادئ أو قلق،

Acı verici şekilde apaçık ortada ki

حسنًا، يبدو أنه قد أصبح جليًّا بشدة

Yakıcı bir acı hissetti, kıvrandıracak şiddetteydi.

‫شعرت بألم كبير، يزداد حدة.‬

Elim şişer ve acı geri dönerdi.

‫فإن يدي تتورم ويعود الألم مجدداً.‬

Gerçek ve acı dolu hikayemi anlatmanın

وبسرد قصتي بكل الحقيقة والألم

Tüm gezegen önünde sonunda acı çeker.

الكوكب بأسره سيعاني في النهاية.

Soğuk ve acı gerçek şu ki:

الحقيقة الباردة والصعبة هي،

Karnında herhangi bir acı hissediyor musun?

أتحس بوجع في بطنك؟

Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.

لا تقلق, قص شعرك لا يؤلم.

Bu son derece acı verici olmalı.

لابد أنه كان مؤلماً للغاية

Hissettiğimiz acı hiç bir zaman tamamen unutulmayacak

حتى لو لم يكن الألم قد نُسي تمامًا،

O, ısırdığında acı veren korkunç bir katil,

‫إنه قاتل شرير مع لدغة مؤلمة،‬

Acı çekmenin hayatın bir parçası olduğunu bilirler.

يعلمون أن المعاناة تشكل جزءًا من الحياة.

CEO’ların kendileri yerine acı çekecek çalışanları var.

يجعل المديرون التنفيذيون موظفيهم يعانون بدلًا منهم.

Sinirlendiğinde acı ve baharatlı bir Latin misin?

‫هل تصبحين لاتينية حارة حين تغضبين؟‬

Yavaş, acı dolu ölümü Napolyon'u derinden üzdü.

إن موته البطيء المؤلم أزعج نابليون بشدة.

Köpeği öldüğü zaman, Tom çok acı çekmişti.

توم كان قلبه مكسور عندما مات كلبه

Içimizde bu kadar çok acı çekmemize şaşmamak lazım.

لا نستغرب أننا نعاني كثيرا في داخلنا.

En acı dolu olanları komik bir şeye dönüştürebileceklerini

كيف يحوّلون أكثر القصص وجعاً إلى قصص مضحكة،

Acı içinde ayağa kalktı ve kabinlerden birine girdi.

وقفت على قدميها بشكل مؤلم وشقت طريقها الى دورة المياه

Acı çeken ve savaşan siyahi kitleler olarak görüyoruz.

نعاني ونناضل من أجل حريتنا وإنسانيتنا.

, bölgenin İngiliz mandasından çok acı çekmesinin ardından doğan

امارات ومن ثم التحقت بهم امارة رأس الخيمة لتكون السابعة اتحادٌ

Bu karmaşık meseleler, acı bir şekilde kişisel hâle geliyor

تصبح هذه المشكلات المعقدة شخصية

Acı çekmenin büyük gücü hayata bir süre ara vermektir.

فالمعاناة هي قوة عظيمة لأنها تقطع الحياة.

Ve diyorlardı ki biri acı çekerse öteki de çeker

وقالوا أنه إذا عانى أحدهما يعاني الآخر

Bunu acı ve sinir bozucu bir deneyim olarak gördü.

وجدها تجربة مريرة ومحبطة.

Maymunlar da önümüzdeki yıllarda acı çekecek. Görünüşe göre en

القردة ايضاً ستعاني خلال الاعوام المقبلة. ويبدو ان

Fakat bu kişinin bir akıl hastalığından acı çektiği çok açıktı.

ولكن كان واضحاً أن هذا الشخص يعاني من اضطرابات عقلية.

Ulus, Vietnam'daki savaş yüzünden acı bir şekilde bölünmüştü, Siyah Amerikalılar hala

كانت الأمة منقسمة بشدة بشأن الحرب في فيتنام ، ولا يزال الأمريكيون السود يقاتلون من

Çenesi çok güçlüdür ve ısırığı yılandan çok acı verir, korkulacak bir avcıdır.

‫مع فك قوي جداً ولدغة أكثر ألماً‬ ‫من لدغة الأفعى،‬ ‫إنه حيوان مفترس يُخاف منه.‬

Bu savaşta aldığı son yaralar iyileşirken Lannes, evinden acı bir haber aldı:

أثناء تعافيه من جروحه الأخيرة في هذه المعركة ، تلقى لانز أخبارًا مؤلمة من المنزل:

Rus ordusu sadece altı hafta içinde acı çekti yaklaşık bir milyon kayıp verildi.

في ستة أسابيع فقط، يعاني الجيش الروسي ما يقرب من ثلث مليون وقوع اصابات.

Ayrıca bir başka yükselen yıldız General Michel Ney ile acı ve uzun süreli bir kan davası başlattı.

بدأ أيضًا عداءًا مريرًا طويل الأمد مع نجم صاعد آخر ، الجنرال ميشيل ناي.