Translation of "Başarısız" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Başarısız" in a sentence and their arabic translations:

Komedide başarısız olmadım.

لم أفشل في العمل بالكوميديا.

Kimse başarısız olmadı.

لم يرسب أحد.

Biz başarısız olacağız.

سنفسل.

Bir kez başarısız olmuşsan yine başarısız olacağını düşünürsün.

إذا فشلنا مرة , فمن المرجح أن نظن أننا سنفشل مرارا .

Başarısız olursa ne olur?

ماذا لو فشِل؟

Tavsiyen olmasaydı, başarısız olurdum.

- من دون نصائحك لكنت فشلت.
- لولا نصائحك لفشلت.

Tüm girişimlerimiz başarısız oldu.

باءت كل محاولاتنا بالفشل.

Sınavlarda başarısız oldukları için.

لأنهم لا ينجحون في الامتحانات.

Başarısız olursam ne olacak?

ماذا لو فشلت؟

Denedim ama başarısız oldum.

حاولتُ ولكني فشلت.

Ama başarısız olursan geri alacağım."

ولكن إن فشلتم، فسوف أستردها منكم."

Başarısız olmamak için çok çalışmalısın.

يجب أن تعمل بجد حتى لا تفشل.

Yardımın olmasaydı babam başarısız olurdu.

- لولا مساعدتك لفشل أبي.
- بفضل مساعدتك، لم يفشل أبي.

Çok çalış böylece başarısız olmazsın.

ادرس بجد كي لا ترسب.

O, parasızlıktan dolayı başarısız oldu.

فشِل بسبب قلة المال.

Ben senin başarısız olduğunun farkındayım.

أنا أعلم أنك فاشل(ة).

Neden çocuklarımız bazen okulda başarısız oluyor?

لماذا في بعض الاحيان اولادنا يفشلون في المدرسة؟

Sıkı çalıştılar, başarısız oldular, tekrar denediler.

عملا بجد، وفشلا وحاولا مجددًا.

Şili'de ilk darbe denemesi başarısız oldu.

أوّل محاولة انقلاب فاشلة في "تشيلي".

Yine de çoğunluk bu konuda başarısız.

مع ذلك، سيفشل معظمهم في أن يكونوا ناجحين.

İnsanların denediği, ama başarısız olduklarını başarmak için.

والنجاح حيث حاول الناس وفشلوا.

Başarısız oluruz, hayal kırıklıkları ve aksiliklere katlanırız.

نفشل ونعاني من خيبات الأمل والإخفاقات.

O tür bir insan kesinlikle başarısız olacaktır.

إنسان من ذلك النوع سيفشل بالتأكيد.

O, yeterince çalışmadığı için sınavlarda başarısız oldu.

رسب في امتحاناته بسبب قلة المذاكرة.

Başarısız olabilirsiniz, mesela işinizi anlamsız buluyor olabilirsiniz.

ذلك بسبب أنك يمكن أن لا تجد العمل ذا معنى.

Bunlar, bizim orada yaptıklarımızın başarısız olmasından, onları mutlu

وفشلت مناقشاتنا في جلب الفرح.

Görünen o ki tutkunuzun peşinden giderseniz başarısız olacaksınız.

تبين أنه إذا تبعت شغفك، ستفشل.

O, sınavda iki kez başarısız olduktan sonra üniversiteye girdi.

تم قبوله في الجامعة بعد أن رسب في امتحان القبول مرتين.

Birkaç savaşla karşılaştı . Ama her seferinde başarısız oldu. Bundan sonra,

لكنها باءت بالفشل في كل مرة. حكومة الوفاق الاخوانية سارعت

Ama bugüne kadar ikisi arasındaki güçlü bağı göstermede başarısız oldular.

ولكن حتى الآن فشلوا في اظهار رابط متين بين الاثنين.

Haçlılar daha sonra Hama ve Harim'i almaya çalıştı. ancak girişimi başarısız.

ثم حاول الصليبيون الاستيلاء على حماة وحريم، لكنهم فشلوا في المحاولة

Iyi yönetilen birliklerle karşı karşıyaydı - San Sebastian'ın kuşatılmış garnizonunu kurtarmak için iki girişim başarısız oldu.

وقيادة جيدة - فشلت محاولتان للتخفيف من حامية سان سيباستيان المحاصرة.

Hannibal'ın açık savaş tahrikleri başarısız olmuştu ve elde edilen o kadar yağmaya karşın kesin olan...

فشل حنبعل في إثارة معركة مفتوحة وعلى الرغم من النهب الشاسع الذي تم تنفيذه، كان من الواضح