Translation of "Volando" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Volando" in a sentence and their turkish translations:

Son aves volando en círculo.

Daire çizen kuşlar var.

¿estarían volando Sheryl a Cannes?

Sherly'i Cannes'a uçuruyor olurlar mıydı?

El cuervo se fue volando.

Karga uçup gitti.

Estamos volando sobre las nubes.

Biz bulutların üstünde uçuyoruz.

Salí volando de mi casa.

Ben evimden dışarı koştum.

Pétalos volando en el viento.

Çiçek yaprakları rüzgarda uçuyor.

El tiempo se pasa volando.

Zaman çabuk geçer.

Vio un OVNI volando anoche.

Dün gece uçan bir UFO gördü.

Las gaviotas están volando bajo.

Deniz martıları alçaktan uçuyor.

Vi cinco aviones volando como aves.

Ben kuş gibi uçan beş uçak gördüm.

Una bandada de pájaros está volando.

Bir kuş sürüsü uçuyor.

Un águila volando libremente en el auditorio,

oditoryumda özgürce uçan bir kartal

Un pájaro gigante vino volando hacia él.

Dev gibi bir kuş ona doğru uçarak geldi.

Las vacaciones se me han pasado volando.

Tatilim çabuk bitti.

Una pelota entró volando por la ventana.

Bir top uçarak pencereden içeri girdi.

Una abeja salió volando por la ventana.

Bir arı pencereden dışarı uçtu.

Un pájaro iba volando por el cielo.

Gökyüzünde bir kuş uçuyordu.

La ardilla voladora bajó volando del árbol.

Uçan sincap ağaçtan aşağıya uçarak geldi.

Dos cuervos están volando en el cielo.

- İki karga gökyüzünde uçuyor.
- İki karga gökte uçuyor.

Vi muchos pájaros volando en dirección al sur.

Güneye doğru uçan bir sürü kuş gördüm.

Los pájaros se fueron volando hacia el sur.

Kuşlar güneye uçtu.

Más vale pájaro en mano que ciento volando.

Eldeki serçe çalılıktaki keklikten iyidir.

Algo pasó volando por delante de mis ojos.

Bir şey, gözlerimin önünde uçup gitti.

Siguen volando alrededor del mundo comiendo carne y lácteos.

uçakla seyahat edip et ve süt ürünü yemeye devam ediyor.

Vi una bandada de pájaros volando en el aire.

Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.

Una pelota de béisbol entró volando por la ventana.

Bir beyzbol topu pencereden uçarak geldi.

Nuestro avión está volando por encima de las nubes.

Uçağımız bulutların üzerinde uçuyor.

El domingo estuvimos en la playa volando la cometa.

Pazar günü plajda uçurtma uçuruyorduk.

Pero están volando en círculo sobre esa esquina de allí.

Ama kesinlikle şu köşenin üzerinde daire çiziyorlar.

En el momento en que intentas atraparla, se va volando.

Onu yakalamaya çalıştığınız anda uçar gider.

¿Por qué el helicóptero está volando por sobre la ciudad?

Helikopter neden kentin üstünde uçuyor?

La explosión fue tan fuerte que el techo salió volando.

O, o kadar güçlü bir patlamaydı ki çatı savruldu.

El pájaro se fue volando y se perdió de vista.

Kuş uçup gözden kayboldu.

- El helicóptero vuela muy bajo.
- El helicóptero está volando muy bajo.

Helikopter şimdi çok alçaktan uçuyor.

Y en ese momento una flecha sale volando de la nada y lo golpea.

Ve o anda bir yerden bir ok uçarak gelir ve ona çarpar.

Despertados con proyectiles volando sobre las empalizadas, se les ordena a las tropas romanas prepararse para la batalla.

Tahta kazıklarla desteklenmiş kampın üzerinden geçen mızraklarla uyanan Romalı birlikler hızla savaş düzeni emri aldı.