Examples of using "Viento" in a sentence and their turkish translations:
Ne rüzgarlı!
Hava rüzgarlı.
Rüzgar zayıf.
Bugün rüzgar yok.
Bugün hava rüzgarlı.
Rüzgar sert esiyor.
Hava çok rüzgarlı idi.
Rüzgar esiyor.
Rüzgarı duyabiliyorum.
Evvelsi gün rüzgar esiyordu.
- Rüzgar sakinleşti.
- Rüzgar yatıştı.
Bugün rüzgar yok.
Sert bir rüzgar esiyordu.
Rüzgar sert esti.
Ne güçlü bir rüzgar!
Soğuk bir rüzgar esiyordu.
Hava bugün gerçekten rüzgarlı.
- Bugün hava rüzgârlı, değil mi?
- Bugün rüzgarlı, değil mi?
Biraz rüzgar var.
Hava rüzgarlı mı?
Rüzgar sakinleşti.
Rüzgar bugün soğuk.
Rüzgar deli gibi esiyor.
Dün çok rüzgarlıydı.
- Rüzgar dindi.
- Rüzgar hafifledi.
Bayrak rüzgarda dalgalanıyor.
Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı.
Rüzgâr şiddetini iyice arttırıyor.
Rüzgâr tüm sesleri boğuyor.
Rüzgar yağmura eşlik etti.
Çayırda rüzgar esiyor.
Rüzgar yaprakları kaldırır.
Burada rüzgar yok.
Biraz rüzgar var.
- Bugün hava rüzgârlı, değil mi?
- Bugün rüzgarlı, değil mi?
Çiçek yaprakları rüzgarda uçuyor.
Bugün çok rüzgar yok.
Rüzgar doğudan esiyor.
Muhtemelen sadece rüzgar.
Biraz rüzgar var.
Dün sakin bir rüzgar vardı.
Bugün çok rüzgarlı değil.
Rüzgar denizden esiyor.
Rüzgar sakinleşti
Bugün oldukça rüzgarlı, hayır?
Rüzgâr yüzüme vursun
Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı.
Rüzgar bütün gün esti.
Rüzgarla şapkam savruldu.
Bugün biraz rüzgar var.
Rüzgâr dışarıda gerçekten şiddetli.
Hava çok rüzgarlı idi.
Dün hiç rüzgar yoktu.
Bir gün rüzgar gibi koşacağım.
Rüzgar onun şapkasını uçurdu.
- Bugün rüzgar yok.
- Bugün hiç rüzgar yok.
Denizden gelen rüzgarlar nemlidir.
Bu rüzgar, fırtınanın habercisi.
Bugün dünden daha rüzgârlı.
Bu sabah çok rüzgar var, değil mi?
Bu rüzgar fırtınanın bir işaretidir.
Rüzgar hızlı esiyor.
Bugün dünden daha fazla rüzgar var.
Güçlü bir rüzgar esmeye başladı.
Rüzgar yön değiştirebilir.
Karşıdan esen rüzgar yelkenliye karşı patladı.
Basınç değişimleri yüzey rüzgârı yaratır,
Oh, yüzünde rüzgârı hissediyorsun,
rüzgâr nereye eserse essin
dolayısıyla rüzgar esmiyordu
Yüzümde soğuk bir rüzgar hissettim.
Çiçekler rüzgarda sallanıyordu.
Duman rüzgarla birlikte yok oldu.
Bugün rüzgarlı ve aşırı yağmurlu.
Rüzgarın saçlarınla oynamasını seviyorum.
Ani bir rüzgâr eserse
Ve bu binalar gerçekten rüzgârla flört ediyor;
Güçlü bir rüzgara karşı uçmak çok zordur.
Rüzgar estiği an mum sönüverdi.
Limana vardığımızda rüzgar yatıştı.
Rüzgar gittikçe güçlendi.
Rüzgar eken fırtına biçer.
Rüzgar ve yağmur yangını söndürdü.
O, her şeye rağmen istediğini aldı.