Examples of using "Musulmán" in a sentence and their turkish translations:
Müslüman mıyım?
Ben bir müslümanım.
- Tom bir Müslüman.
- Tom bir Müsümandır.
Ben bir müslümanım.
O gerçek bir Müslüman
Pakistan müslüman bir ülkedir.
Müslümanların selamlama şekli bu.
bu hareketler bir Müslümana yakışır mı?
İslama uyan bir kişi bir müslüman olarak bilinir.
Türkiye, Avrupa'nın İslam alemine açılan kapısı olmayı sürdürüyor.
Bu Çinli adam Müslüman galiba. Kuran dinliyor.
Humeyni'ye göre ise ancak İran gibi halk desteğine sahip bir ülke, İslam dünyasının gerçek temcilcisi olabilirdi.
esir olarak büyüdüer ve Müslüman öğretiler ile eğititildiler
askeri yeteneklerinden dolayı övgü gördü. Fakat kendisinin sert ve korkusuzca Müslüman olmayı istememesi