Examples of using "Verdadero" in a sentence and their turkish translations:
O gerçek aşk değildi.
Tom gerçek bir beyefendi.
Bu ciddi bir problemdi.
O, gerçek bir ayyaştı.
Gerçek aşk nedir?
O, gerçekten bir mucize idi.
Sen benim gerçek arkadaşımsın!
Sen gerçek bir arkadaşsın.
O gerçek aşk değildi.
Bana gerçek yüzünü göster.
Onun gerçek adını bilmiyorum.
Bu ciddi bir sorundur.
- O, mükemmel bir centilmendir.
- O mükemmel bir beyefendi.
O, gerçek bir aptaldır.
Onun gerçek adı Lisa'dır.
O, gerçek bir ayyaştı.
Tom gerçek bir sorundur.
O senin gerçek adın mı?
Onun gerçek adını bilmiyordum.
Bu gerçek aşk değil.
Tom gerçek bir beyefendi.
Tom gerçek bir inek öğrenci.
Benim gerçek adım Tom.
Kendimi tam bir aptal yaptım.
O gerçek bir Müslüman
Buna gerçek aşk denir.
- Tom gerçek bir sanatçıdır.
- Tom gerçek bir ressamdır.
Onun gerçek adı Tom'dur.
Asla gerçek aşkı bulamayacağım.
Tom gerçek kahraman.
O benim gerçek adım.
O, gerçek bir daire değildir.
ama asıl başarı burada gelecekti
Onun gerçek amacını anlayamıyorum.
Gerçek anlamı birkaç kişi biliyor.
Senin gerçek adını bilmiyorum.
Tom Jackson gerçek adın mı?
Onun gerçek adı Tom Jackson'dır.
Tom'un gerçek adını biliyor musun?
Bazen, şiir o kadar dürüsttür ki
gerçek, çantanı toplayıp çık tarzı bir seyahate.
Ve ah, gerçek beni tanımanı istedim
Ama ya yüzde 10'u doğruysa?
asıl sır bundan kaynaklı olabilir
asıl ismi Ali Kemal Sunal
Aslında, Onun gerçek adı Tom'dur.
Gerçek adımı bilmeni istemiyorum.
Gerçek sorunun ne olduğunu bilmek istiyor musun?
İcat edilen her şey doğrudur.
Ben gerçek bir erkek oluyorum.
Tom'la çalışmak gerçek bir zevkti.
Filmi gerçek bir çölde çektiler.
Tom'un gerçek amacı nedir?
Gerçek aşkı bulmak zordur.
Bu araçların tasarımı, istenilen kullanım biçimi,
gerçek bir kahraman seyahatine çıkmışsınız demektir.
Ancak doğru ise gerçek olabilir.
O, benim gerçek bir arkadaşım oldu.
Onun gerçek adını ve nerede yaşadığını biliyorum.
Gerçek bir arkadaş ender bir kuş gibidir.
Neyin doğru ve neyin yanlış olduğunu açığa kavuşturacağız.
Sen gerçek bir dostsun.
Gerçek bir arkadaş böyle bir şey söylemezdi.
Tom'un gerçek adı Tom değil.
derste Antik Roma ile uğraşmak zorunda kalırdık.
Fakat sömürgecilik öncesi Filipin kadınlarının asıl gücü,
Ne var ki aksi de her zaman doğrudur.
Sınavlar eğitimin asıl amacına müdahale eder.
Evlat, birazcık da olsa adam gibi konuşmaya başlıyor gibiyim.
Sophia Loren'in gerçek adı Sofia Scicolone'dir.
Noel'in gerçek anlamını unuttun mu?
Gerçek aşkın ne olduğu hakkında hiçbir fikrin yok.
mükemmel sağlık, gerçek benliğinizi keşfetmek, ruhunuzu diriltmek,
Fakat gerçek uzmanlık bulguda bulunur.
Bence bu teknolojinin gerçek gücü işte bu.
Gerçek amacın nedir?
Maalesef, rapor doğrudur.
Bazı insanlar benim aşkımın gerçek olamayacağını söylüyorlar.
O adam gerçek bir rüzgar gülü: O sürekli fikrini değiştirir.
Tom'un gerçek adı gerçekten Tom olmayabilir.
Gerçek adının ne olduğunu herhangi birine söyledin mi?
Tom Mary'ye gerçek telefon numarasını vermedi.
tüm bunlara daha iyi bir yol bulabiliriz.
O gerçek bir beyefendi.
O kitap gerçek bir destan; bin sayfadan daha uzun.
Bu mesele gerçek bir sorundur.
Gerçek bir arkadaş bana yardım ederdi.
Twitter, gerçek bir arkadaş değildir.
Gerçekten onun adı olmasa bile Tom ona Mary olarak seslendi.
İyi bir mektup yazmanın gerçek sırrı sanki konuşuyormuşsun gibi yazmaktır.
Korkarım gerçek büyücü olmak, sivri şapka takmaktan daha fazlasını gerektiriyor.
Çocuklarımızın Noel'in gerçek anlamını öğrenmeleri için zamanı geldi.
Ancak Merkatör projeksiyonunun asıl amacı navigasyon görevi görmektir; Okyanusda