Examples of using "Puente" in a sentence and their turkish translations:
Yeni köprüye Rainbow Bridge adı verildi.
Onlar köprünün üzerinden geçtiler.
Köprüyü geç.
Köprü çöktü.
Köprü yıkıldı.
Onlar bir köprü yaptılar.
O köprü uzun değil.
Onlar bir köprü yaptılar.
Orada bir köprü vardı.
Köprü nerede?
Biz bir köprü inşa ediyoruz.
Köprü yüksek.
Onlar bir köprü yapmaya karar verdi.
Bu köprüden geçme.
Bu köprü güvenli görünüyor.
Tom köprüyü havaya uçurdu.
Köprüye kadar seninle gideceğim.
Her nehir üzerinde bir köprü vardı.
Köprünün altı karanlıktı.
Köprü yapım aşamasındadır.
Köprünün fotoğraflarını çekiyorum.
Bu köprü sağlam görünüyor.
Köprüye kadar seninle gideceğim.
Askerler köprüyü koruyorlardı.
O köprü uzun değil.
Askerler köprüyü korudular.
Burada bir köprü vardı.
O köprü çok güzeldir.
O köprü uzun değil.
Köprü Romalılar tarafından yapıldı.
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
Bu köprü iki yıl önce yapıldı.
Köprü taştan yapılmıştır.
Köprünün ötesinde bir kır evi var.
Geçici bir köprüye ihtiyacın olacak.
Yeni köprü yapım aşamasında.
Erkek çocuk köprüden düştü.
Köprü ahşaptan yapılmıştır.
Köprü halen yapım aşamasındadır.
O eski köprüden geçmek tehlikelidir.
Otobüs köprünün yakınında durdu.
- Köprü iki şehri birleştiriyor.
- Köprü iki şehri birbirine bağlıyor.
Su köprünün altından akar.
- Bu köprü taştan yapılmış.
- Bu köprü taştan yapılma.
- Bu köprü taştan.
Bu köprü ahşaptan yapılmıştır.
Bir zamanlar burada bir köprü vardı.
Bu köprü New York'tadır.
Gemi köprünün altından geçti.
O köprü taştan yapılmıştır.
- Köprüyü geçmek tehlikelidir.
- Köprüden geçmek tehlikeli.
Bu köprü uzun süre dayanamaz.
Köprünün uzunluğu ne kadar?
O köprü hiç de güvenli değil.
Sami köprüden atlamak istedi.
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
Onun evi köprünün diğer tarafında.
nehrin karşısına geçebiliyor.
hemen bir karınca köprüsü!
diğer karıncalar bu köprünün üzerinden devam ederek tırmanıyor
Köprü sel tarafından yıkandı.
Göletin üzerinde güzel bir köprü var.
Onlar nehrin üzerine bir köprü yaptılar.
Köprü iki yıl önce inşa edildi.
Köprüden atlayarak intihar etti.
O, Golden Gate köprüsü değil mi?
Uzun zaman önce orada bir köprü vardı.
Köprüyü yapmayı zamanında bitirdiler.
Bu köprünün uzunluğu ne kadar?
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
Tom bir köprüden atlayarak intihar etti.
O, bir köprüden atlayarak intihar etti
Köprünün ötesinde küçük bir kulübe var.
birbirlerine tutunarak bir köprü yapıyoralar
Otobüs köprünün bir ucunda bozuldu.
Köprü böylesine ağır bir yükün altında çökecek.
Adanın köprüye değil hastaneye ihtiyacı var.
Köprüde duran adamı tanıyor musunuz?
Bu, dünyanın en uzun köprüsü.
Köprüyü geçerken, aşağıya bakma.
Bu köprü genç insanlar arasında ünlü oldu.
Şu eski köprü hiç de güvenli değil.
Köprü çok uzun ve çok yüksek.
Onun evi köprünün diğer tarafında.
Tom köprünün kapalı olduğunu bilmiyordu.
Bir günde köprü inşa edemezsiniz.
en son kalan grup yani köprüdekiler
O, köprüyü geçerken, derede aşağı baktı.
Sen bir köprüden denize atladın mı hiç?
Askerlerin görevi köprüyü yok etmekti.
Tony, bir nehir ve eski bir köprü görebiliyordu.
O, bir köprüden atlayarak hayatına son verdi.
Köprü bu yılın sonunda tamamlanacak.