Examples of using "Muestran" in a sentence and their turkish translations:
pek çok çalışma aynı şeyi gösteriyor.
Sizler ise bana büyük merhamet ve incelik gösteriyorsunuz.
Mağazanın vitrinleri en son modayı sergiler.
Oldukça zenginler, öyküsel bir karakteri göstermekteler,
Avrupalı seyyahlar tarafından Endonezya'da çekilen
Gece olunca, mercanların bile karanlık yüzü ortaya çıkıyor.
Yedi tonluk avcılar... ...narin yanlarını sergiliyor.
çünkü ortaya koyular veriler bana bunu düşündürtüyor
Kötü cevaplar doğru olanlara giden yolu gösterir.
Hesaplamalarımız roketin rotasından saptığını gösteriyor.
Bu resimlerde görünen, ortada yas tutan bir kalp var
Televizyon medyasının onlara gösterdiği şeyi izliyorlar sadece
"Enfekte olup bunu bilmeyenler ya da neredeyse hiçbir semptom göstermeyenler,
- At ölür, itlere bayram olur.
- Kedinin olmadığı yerde fareler cirit atar.
Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.