Translation of "Grabado" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Grabado" in a sentence and their turkish translations:

Esta vez fue dibujado como grabado

bu sefer ise oyma olarak çizilmiş

La grabadora ha grabado su voz.

Kaset kaydedici, onun sesini kaydetti.

Este descubrimiento quedará grabado en la historia.

Bu keşif tarihe geçecek.

Este momento quedará grabado en la historia.

Bu an tarihe geçecek.

Si algo está profundamente grabado en tu conciencia,

Daha derinlerde, bir şey bilinçaltınıza işlemiş,

El programa está siendo grabado en el estudio 4.

Gösteri stüdyo 4'te kaydedilmektedir.

Está tan grabado en nuestra mente y en la sociedad

hem zihnimize hem de toplumumuza öylesine işlemiş ki

Tom estaba deseando ver en casa el partido de fútbol que había grabado, y se enfadó al oír a alguien mencionar el resultado final.

Tom evde kaydettiği futbol maçını izlemek için can atıyordu ve birinin son skordan bahsetmesine kulak misafiri olduğunda sinirliydi.