Examples of using "Decirlo" in a sentence and their turkish translations:
Onu söyleyemem.
Söylemeyi tercih etmiyorum.
Onu söylememeliydim.
- O nasıl söylenir bilmiyorum.
- Nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum.
Onu söylememelisin.
Bir şeye benzetecek olursam,
- Senin söylemen kolay.
- Senin için söylemesi kolay.
Tam olarak söyleyemem.
Onu söyleme cesareti vardı.
Onu bir kez daha söyler misiniz?
Onu kaç kez söylemek zorundayım?
O, onu söyledikten sonra, utandı.
ve bunu söyleme cesaretiniz olur.
- Söylemek yapmaktan daha kolaydır.
- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.
Onun bunu söyleyecek cesareti vardı.
Onlar onu alanen söylemeye korkuyorlar.
yalnızca söylemekten çok daha güçlü.
O eskiden öyle söylerdi ama şimdi söylemiyor.
Onu söyleyemezsin.
Açık söylemek gerekirse, o yanılıyor.
Ne söyleyeceğiniz, nasıl söyleyeceğinizden daha önemlidir.
Tuhaf gelebilir, hiç acı hissetmedim.
Eğer gitmek istemiyorsan sadece söyle.
- Ne tuhaf, onun öngörüsü gerçekleşti.
- Ne garip, onun kehaneti gerçekleşti.
Deyim yerindeyse, o bir kitap kurdudur.
Babam, tabiri caizse, bir yürüyen sözlük.
bunada çok aldırış etmeyin boşverin ya doğru söylemek her zaman daha iyidir
Henüz konuşmak için çok erken.
Bu kedi, tabiri caizse, ailemizin bir üyesidir.
- Söze bakılmaz, işe bakılır.
- Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
- Lafla peynir gemisi yürümez.
- Söylemek yapmaktan kolaydır.
- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.
Mesajınızı anlatmak bir yerlinin tam olarak söyleyeceği gibi onu söylemeye çalışmaktan çok daha önemlidir.
Açık söylemek gerekirse, bu takımın kazanamayacak olmasının sebebi onları geride tutmanızdır.