Examples of using "Debido" in a sentence and their turkish translations:
erkekler beş kat azaldı.
iki şeyden ötürü:
Onların dans etmesini görmeliydin.
Fakat koronadan kaynaklı
imha en çok sorumlu statista web sitesinin istatistiklerine göre,
Kaza kirli sis nedeniyle oldu.
sınırlı depolama kapasitesi nedeniyle,
yürüdükçe uyarıcı sayesinde
alında nedeni ile bir kaç fikrim var aslında ama
O, hastalık yüzünden gelemedi.
çünkü bölgede afet ölçeğinde bir kuraklık var.
insanlar iklim değişikliği yüzünden göç ediyor
Bu noktaların büyüme sebebiyse yer çekimi kuvveti.
Maç kar nedeniyle ertelendi.
Oyun yağmur yüzünden iptal edildi.
Trafik kazasından dolayı treni kaçırdı.
Buz senin ağırlığın altında çatlar.
Kötü hava yüzünden, o gelemedi.
Sağanak yağmur nedeniyle maç durduruldu.
Başarımı büyük çoğunluğu itibarıyla çabalarına borçluydum.
Kalabalıktan dolayı stadyumdan çıkamadım.
Kötü hava şartları nedeniyle oyun iptal edildi.
Ekvador, deprem nedeniyle daha fazla birleşti.
- O kız güzelliğinden dolayı kibirli.
- Kız güzelliği nedeniyle kibirli.
Birçok öğrenci soğuk algınlığından dolayı okula gelmedi.
temiz hava olmaksızın, düpedüz nemdi.
Bir çoğu enfeksiyona, hastalığa, yorgunluğa yenik düşüyor, bir kısmı da boğuluyor.
çünkü ona hayranlık duyuyorlar.
kaynaklanan iklim değişikliği nedeniyle hızla değişecek . 12 Aralık 2000
Kötü bir fırtına nedeniyle dışarı çıkamadı.
Kaza basit bir hatadan ortaya çıktı.
Tren yoğun kar yağışı nedeniyle ertelendi.
Tren yoğun kar yüzünden ertelendi.
Şiddetli yağmur nedeniyle trenler durdu.
Bu senin yüzünden oldu.
Kötü hava uçağı geciktirdi.
Bütçe kesintileri yüzünden işten çıkarıldım.
dolayısıyla da artık bu muhteşem özdeşlikleri
zürafalar ise, sessizlik ağaçları
Trenler kar yağışı nedeniyle çalışmıyordu.
Yağmur yüzünden oyun iptal edildi.
Kötü hava nedeniyle uçak 10 dakika gecikti.
Futbol oyunu kötü hava yüzünden ertelenmişti.
Bence stresten aşırı yiyen çok insan vardır.
Fırtına yüzünden evde kalmak zorundaydık.
Uçağımız yoğun sis nedeniyle inemedi.
Bütün saygımla, Sayın Başkan, sen bir götsün!
Kutu yükün ağırlığı nedeniyle düştü.
Sel nedeniyle kötü bir pirinç hasadı oldu.
Uçak kötü hava yüzünden iki saat ertelendi.
Birçok işçi bütçe kesintileri nedeniyle işten çıkarılmak zorundaydı.
çünkü Sanayi Çağı'nın iş ahlakı
çünkü ışıkla inanılmaz şeyler yapmanızı sağlıyor.
işte bu durum yüzünden yarasalar insanlarla yakınlaşıyor
Fakat toplum hala daha kültür karmaşasından kaynaklı bölünme gösteriyor
Korona yüzünden kepenk kapatan fabrikalardan haberiniz var mı?
Pervasız sürüşten dolayı onun ehliyeti alındı.
Okulun kapanışı yoğun kar nedeniyle oldu.
Benim iş durgunluktan dolayı işlemez halde.
Tren fırtına yüzünden bir saat gecikti.
Fırtınadan dolayı, gemi limandan ayrılamadı.
Trafik kazası yüzünden randevuya geç kaldı.
Piyanonun tuşları yaşı nedeniyle sararmış.
Şehir ışıkları yüzünden yıldızlar sönük görünüyor.
Televizyondan dolayı erkekler ve kızlar kitap okumak istemiyor.
Tom rüşvet aldığını itiraf ettiği için yeniden seçilmedi.
Onun işi bütçe kesintileri yüzünden tasfiye edildi.
Bu gayrimeşruluk döneminden kaynaklı üniversitede okuyamadı
değişiklikleri nedeniyle çifte yok olma tehdidiyle karşı karşıya .
Bir teknik sorun nedeniyle, ilan edilen programın yerine bir film gösterildi.
Şehir ışıkları yüzünden yıldızlar sönük görünüyor.
- Kaza birçok ölüme neden oldu.
- Kaza çok sayıda ölümlere neden oldu.
Sermaye yetersizliği nedeniyle geleceğimiz zorluklarla dolu olacak.
Tom şiddetli delilik nedeniyle bir psikiyatri hastanesinde hapsedildi.
Kötü hava yüzünden, uçağın kalkışı iki saat ertelendi.
ve yurt odamdan yaptığım işi çöküşte kapatmak zorunda kalmıştım
ama başka bir sebepten kaynaklı telefonuna bilgisayarına virüs mü girdi?
112'yi aramaya çalışıyor fakat sizlerin bu merakı yüzünden o insanlar ulaşmıyor
Kullandığı yöntemden kaynaklı son kullanma tarihi çokta uzun olmadı
Küçük arabalar, düşük yakıt tüketimi nedeniyle çok ekonomiktir.
Linda, babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.
Öğrenciler televizyon ve çizgi roman yüzünden, çok kitap okumazlar.
Programda problem olduğu için yarının toplantısını iptal etmek zorunda kaldık.
Kusura bakmayın ama, onların her ikisinin mantıklı amaçları var.
Trenimiz yoğun kar nedeniyle bir saat geç kaldı.
Özel konferans, kötü hava koşulları nedeniyle bir sonraki güne ertelendi.
Tom ve Mary bütçe kesintileri yüzünden işlerini kaybettiler.
bu büyük ölçüde hayatımdaki erkeklerin sevgi ve desteği ile bağlantılıydı.
etmesi nedeniyle deniz suyunun sürünmesi,
, Kuzey Kutbu ve Antarktika'da buzun erime oranını
Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.
Sinemalar, internet korsanlığı nedeniyle gittikçe gelir kaybediyorlar.
İş yokluğu yüzünden, personelin yarısı işten çıkartıldı.
Piyano hocam kötü hava nedeniyle erkenden eve gitmemi tavsiye etti.
O kasabanın gümüşçülerinin aşırı yoksulluk nedeniyle gümüş yedikleri söylenilmektedir.
Modern iletişim ve ulaşım sistemleri sayesinde dünya küçülüyor.