Translation of "Copas" in Turkish

Tintinearon las copas.

Onlar bardakları tokuşturdular.

¿Dónde están las copas?

- Bardaklar nerede?
- Gözlük nerede?

Llenó las copas de vino.

O bardakları şarapla doldurdu.

Ella sirvió brandy en las copas.

Bardaklara brandy doldurdu.

Sólo tomé dos copas de vino.

- Yalnızca iki bardak şarabım vardı.
- Yalnızca iki bardak şarap içtim.

Luculo tenía muchas copas de oro.

Lucullus'un birçok altın kasesi vardı.

Y después aparecen dentro de las copas.

ve sonra da fincanların altına geri atlıyorlar.

Tom se tomó tres copas de vino.

Tom üç bardak şarap içti.

Levantaron sus copas y brindaron a su éxito.

Bardaklarını kaldırdılar ve onların başarısına içtiler.

Salimos anoche con Tom a tomarnos unas copas.

Dün gece Tom'la birlikte içki içtim.

- Quiero unas cuantas copas vacías.
- Quiero unos cuantos vasos vacíos.

Birkaç boş bardak istiyorum.

- Unas copas de vino pueden aflojar la lengua.
- Unos vasos de vino pueden soltar la lengua.

Birkaç bardak şarap dili gevşetebilir.

- Después de tres tragos, el hombre se desmayó.
- Después de tres copas, el hombre perdió el conocimiento.

Üç içkiden sonra, adam kendinden geçti.