Examples of using "Dentro" in a sentence and their turkish translations:
Onu içeri gönderin.
Onlar içeride.
Burada seni bekleyeceğim.
Orada mısın?
İçinde ne vardı?
Tom içeride.
İçerisi karanlık.
Onlar içerideler.
Burada çok yer var.
tüm cevapların her zaman
Bu hepimizin içinde olan bir şey.
Birazdan başlayacağız.
Orada biri var mı?
Baban içeride mi?
Onu içeriye alalım.
Birazdan yemek yiyeceğiz.
Seni orada göreceğim.
- Burada kapana kısıldım.
- Burada sıkıştım.
Burada saklanacağım
Evde misin?
Burada gizlenebilir miyim?
Tom oraya girdi.
Köpeğimin içeride uyumasına izin verdim.
ve bu karton kutunun içinde üç tane ölü kedi yavrusu vardı,
fiziksel mekânda yaşanıyor.
İçindeki gizli hayatları ortaya çıkarabiliyoruz.
Tümülüslerin içerisine girip
İki haftalık süre içinde geri döneceğim.
Bir ay içinde geri gel.
İki gün içinde geri gel.
Çok geçmeden o geri gelecektir.
O, üç saat içinde dönecek.
Tom arabaya atladı.
Burada içerisi daha rahattır.
- Tom ambarda.
- Tom depoda.
Orada ne oluyor?
Arkadaşların orada.
Orada saklanma.
O yakında bir baba olacak.
Çok geçmeden ağlıyor olacaksın.
İçerden, hepimiz aynıyız.
Nehre daldık.
Orada kimse yoktu.
Çünkü bu dikkatle incelenmiş,
Bunun içinde ne olduğunu size göstereyim,
sanat dalının çatısı altında.
Bende bu %90'nın içindeyim.
Alt kısma ulaşabilirsem... Oradan yakacağım!
Mükemmel olmasa bile
Kendi aklımızda sıkışıp kalırız.
bu canlı atmosfer içindeki dünyalıları temellendiren şeyler.
Mektup zarfın içinde.
Bir hafta içinde teslim edebiliriz.
Tom'un orada olduğunu biliyorum.
Ben orada ne olduğunu bilmiyorum.
Çok yakında yağmur yağacak.
Üç saat içinde seni göreceğim.
- O bu evin içinde.
- O bu evde
Bir saat içinde oraya ulaşırım.
Neden sadece evde kalmıyoruz?
O, bir ay içinde ölecekti.
- Burası çok karanlık.
- Burası gerçekten karanlık.
Kutunun içindeki nedir?
Evde biri var.
"Bugünden yirmi yıl sonra, yaptığınız şeylerden çok
ve sonra da fincanların altına geri atlıyorlar.
Peki, bir de içine bakalım.
onu aktif olarak beslemeliyiz.
ve onu bu şeffaf şişenin içine koyabilirim.
güçlü kimyasal bağ yapıları olan
işte olsun ya da olmasın.
Otobüs on dakika içinde gelecektir.
Lütfen yarım saat sonra geri gel.
Tom arabasındaki anahtarları kilitledi.
Bu herhangi bir kategoriye uymuyor.
Cerrah hastanın içinde bir şey unuttu.
- Orada bir adam olduğunu düşünüyorum.
- Sanırım orada bir adam var.
- Bir hafta içerisinde teslim edebiliriz.
- Bir hafta içinde teslim edebiliriz.
- Oyun bir saat içinde başlayacak.
- Maç bir saat içinde başlayacak.
Bu sınıfta hiç bulunmadım.
Lahit içinde bir sürü altın vardı.
O, kendi alanındaki en iyi adamdır.
Parayı cebine koy.
Asansörde sigara içmek yasaktır.
Beş gün içinde işi bitireceğim.
Evimin içinde iki tane zombi var.
Ben kapalı yerde vakit geçirmeyi tercih ederim.
Beyin kafanın içindedir.
Beyninde bir kan damarı patladı.
Biliyorsunuz ki, bireyler arasında değişiklik bile gösterecek.
kendi şirketlerini yöneten girişimciler.
tıpkı modern kuşlardaki gibi içlerini oyuyordu
bu evrimin içinde kısa bir an.
Bunlar girdikten sonra, içini dolduracaksınız.
yani yine kedi içerisinde çeşitlilik gösteriyor
48 saat içerisinde hastaneye çevirip