Examples of using "Fuera" in a sentence and their turkish translations:
Defol!
Uzak dur.
kovuldunuz.
Ağaca dikkat!
Dışarıda bekleyeceğim.
Dışarıda yiyelim.
Dışarıda öğle yemeği yiyelim.
Dışarı gel.
- Çık dışarı!
- Defol!
- Yürü git!
Uzaktaydım.
Dışarıda bekle.
Seninle dışarıda konuşabilir miyim?
Keşke onun gibi olsam.
Keşke daha uzun boylu olsam.
Keşke o doğru olsa!
- Defol!
- Defol buradan!
Ben yatabilir miyim?
Dışarda hava karanlık.
Dışarıda ayak sesleri duyuyorum.
Ben dışarı çıkmak istiyorum.
- Keşke daha zeki olsaydım.
- Keşke zeki olsam.
Keşke bugün Cuma olsa.
Tom dışarda.
Hava dışarıda sıcaktı.
Dışarıda bekleyebilir misin?
Tom dışarıdaydı.
Tom dışarıda mı?
Buradayım.
Caz, sende dışarıdasın.
O dışarıda oynuyor.
Herkes oradan mı?
Onu bunun dışarısında bırakın.
yoksul, formda olmayan,
Kibirmiş gibi sanki.
İğne etkisiz hâle getirildi.
güneş sisteminin dışarısına doğru
Değişlik olsun diye dışarıda yiyelim.
Çekil yolumdan!
Orada dikkatli olun.
Dışarı çıkmak istemiyorum.
Defol! Burada oynama!
Onun gitmesine izin veriyorum.
Köpeği dışarda tutun.
Keşke onun gibi olsam.
Orada bir şey var.
O yerinde değil.
Keşke bir kuş olabilsem.
Gözüme gözükme!
Keşke bir taş olsam.
Mülkiyetimden çıkın.
Beni dışarıda bekleyin.
Keşke doğru olsa.
Az önce izin aldım.
Biz tehlikede değiliz.
Keşke bir prens olsam.
Keşke daha genç olsam.
Ben dışarı çıkamam.
Hadi be oradan geri zekalı.
- Kendinizde değilsiniz.
- Kendinde değilsin.
Belki Tom değildi.
Bu yaz uzaklara gidiyor musun?
Kardeşlerin her ikisi de dışarıdalardı.
Öğle yemeğini dışarıda yemeğe ne dersin?
Keşke o kadar kolay olsaydı.
Yemek yemek için dışarı çıkacağım.
Canım dışarıda yemek yemek istiyor.
Keşke o mümkün olsa.
- Dışarısı sıcak.
- Dışarıda hava sıcak.
Hava kararana kadar dışarıda kaldık.
Tom, bütün gün dışardaydı.
Ona onun tarafından hâlâ gençken yurt dışına gitmesi tavsiye edildi.
Ama benzemiyorsa, kovuldunuz.
Çare orada, dışarıda.
ama zaten konu da işte bu.
ve onları ülke dışında tutmayı hedefliyor
Onları bu işin içinden çıkaralım.
Pek çok beslenme şekli var,
Anlaşıldı. Hemen hallediyoruz. Teşekkürler. Tamam.
yeterince boğazınızı düğümlemediyse
ve sonunda, dışarıdasın.
savunmamda bana ilham verdi.
dünya düz olsaydı
Ailem zengin olsaydı
- Yerinde olsam başarabilirdim.
- Yerinde olsam başarılı olabilirim.
Biz onu oraya gönderdik.
Onlar dışarıda bahçedeler.
Ondan şüphe edilemez.
- O, sınıftan sıvıştı.
- Çaktırmadan sınıftan kaçtı.
Tom onun gerçek olmasını diliyor.
O evden uzakta.
O tehlikede değil.
Yerinde olsam, şunu alırım.
Doğru olsa, ne yaparsın?
Annem orada dışarıdadır.
O şehir dışında.
Onun Japon olduğunu bilmiyordum.