Translation of "Asegurarse" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Asegurarse" in a sentence and their turkish translations:

asegurarse de que las películas tienen subtítulos

bütün filmlerin alt yazıları temin edilmeli ve sonrasında

Para asegurarse de agotar la langosta en el océano.

Bu yüzden, yavrulayan ıstakozları yakalamıyorlar.

Tom miró para asegurarse de que Mary seguía durmiendo.

Tom Mary'nin hâlâ uyuduğundan emin olmak için kontrol etti.

Tom quiere asegurarse de que eso no suceda otra vez.

Tom bunun tekrar olmayacağından emin olmak istiyor.

Para asegurarse de que el público se mueva en la misma dirección.

garantilemek amacıyla her fırsatı değerlendirmek için kullanır.

Para asegurarse de que menos personas califiquen para protección en EE. UU..

sığınma yasalarında köklü değişiklikler yapıyor.

El único trabajo de los sindicatos es asegurarse de que ese agente,

ve sendikanın tek işi başı belada olan memurun

Deben asegurarse de que no haya nada que pueda lastimarlos. Miren eso.

Bu bölgede sizi mahvedebilecek bir şey olmadığından emin olmalısınız. Şuna bakın.

Tom miró a su alrededor para asegurarse de que nadie le estuviera mirando.

Tom kimsenin ona bakmadığından emin olmak için etrafına bakındı.

- La policía revisó esa casa para asegurarse de que los zapatos robados no estuvieran allí.
- La policía registró esa casa para asegurarse que los zapatos robados no se hallaban allí.

Polis çalınan ayakkabıların orada olmadığından emin olmak için o evi araştırdı.

Hizo su primera prioridad asegurarse de que sus propios hombres recibieran el pago y la alimentación adecuados, algo

. Kendi adamlarına düzgün bir şekilde ödeme yapılmasını ve beslenmesini sağlamak için ilk önceliği yaptı