Examples of using "тарелка" in a sentence and their turkish translations:
Tabak plastikten yapılmıştır.
Tabak kirli.
Tabağım nerede?
- Dikkat! O sıcak bir tabak.
- Dikkat! O sıcak bir levha.
Tabağını temizle!
Tabak ellerimden kaydı.
Bu tabak pek temiz değil.
çünkü küçük tabaklarda olunca daha dolu görünüyor
Tabak kazara yere düştü.
Biraz kebaplı bir tabak pulao çok güzel.
Çorba için bir kasen var mı?
Yemek yerken en büyük tabak daima masadadır.
Akşam yemeği için fasulye çorbası ve külbastı yedim.
tabak hareket etmeye başlar. Bir tane daha koyalım bundan
Masada üzerinde üç kızarmış yumurta bulunan bir tabak vardı.
Tabak elinden kaydı ve yere düştü.
Tekrarlayalım: bardak, tabak, bıçak, çatal, kaşık, çay kaşığı.
Tabak ellerimden kaydı ve yere düştü.
Bu metal aradığımız enkaz olmadığına göre, yeni bir plan geliştirmeliyiz.