Examples of using "оказывать" in a sentence and their turkish translations:
Yardımcı olmaya çalışıyordum.
- İlk yardımı hasıl yapacağını biliyor musun?
- İlk yardımın nasıl yapılacağını biliyor musun?
Amacımız felaket tellallığı yapmak değil zaten
Stresin sağlığınız üzerinde çok büyük olumsuz etkisi olabilir.
Sürekli seni desteklemekten bıktım.
Seni zorlamak istemiyorum.
Senin görevin aileni desteklemektir.
Mary Tom'a Dale Carnegie tarafından yazılmış "Nasıl dost kazanılır ve insanları nasıl etkilersin"'in bir kopyasını satın aldı.