Examples of using "тебя" in a sentence and their turkish translations:
Kustun mu?
Seni seviyorum.
Seni seviyordum.
Senden nefret ediyorum!
Ben seni bekliyorum.
Seni seviyorum.
Onlar sana ihanet ettiler.
- Seni gördüğüme sevindim.
- Seni gördüğüme memnunum.
Seni seviyorum.
Seni vururum.
Seni seviyorum.
Sizi ne rahatsız ediyor?
Seni seviyorum.
O seni uyardı.
Mary seni uyardı.
Tom seni öptü mü?
Senin için araştırıyorum.
Mary senden daha güzel.
Allah cezanı verecek.
Buna kızdın mı?
Bir tanesine sahip misin?
Sen kovuldun.
Bir sarılmaya ihtiyacın var mı?
Yıkanacaksın.
Seni buldular.
Terfi ettirildin mi?
- Sana zorla mı yaptırılıyor?
- Baskıya maruz kalıyor musun?
- Seni zorluyorlar mı?
Öldürüleceksin!
Sen yanlış yönlendirildin.
Seni bırakayım mı?
Seni öpebilir miyim?
- Senin bir lakabın var mı?
- Lakabın var mı?
- Lakabınız var mı?
Seni kim incitecek?
Kız kardeşin senden büyük mü?
Ben senden daha ağırım.
Güzel bir evin var.
Sizi bekliyoruz.
- İsminiz Tom, değil mi?
- İsmin Tom, değil mi?
Seni ne endişelendiriyor, Tom?
Uzun zamandır seni bekliyordum.
Seni kandırdım.
- Senin lakabın ne?
- Lakabın ne?
- Lakabınız ne?
Henüz ona sahip misin?
- Seni seviyorum.
- Seni seviyorum!
- Seni seviyorum.
- Sizi seviyorum.
Siz güçlükle duyabiliyorum.
Seni seviyordum.
Arkadaşların seni bekliyor.
Seni öldüreceğim.
Üzgünüm, seni seviyorum.
Seni sevmiyorum Seni sevmiyorum
Babanız olmazsa siz olmazsınız
Seni eve götüreyim mi?
Herkes size güveniyor.
Not: Seni seviyorum.
Seni sevmiyorum.
Çocukların var mı?
- Ben seni eve götüreceğim.
- Ben sizi eve götüreceğim.
- Seni eve götüreceğim.
Senin bir sürü sorunun var.
Bir tabancan var mı?
Alkol kokuyorsun.
- Sen evlat edinildin.
- Sen evlatlıksın.
Sen olmadan yönetebiliriz.
Pantolonun kirli.
Seni görmekten memnunum, Tom.
Seni seviyorum, beni duyuyor musun? Seni seviyorum!
Seni öpmek istiyorum.
Seni seviyorum, kalbim.
Sensiz üzgünüm.
Bir araban var mı?
Ben seni mutlu edeceğim.
Seni uyarmaya çalıştım.
Sanırım seni seviyorum.
Seni kaybetmekten korkuyorum.
- Seni görmek istiyorum.
- Seni görmek isterim.
Seni suçlamıyorum.
Tom sana onu nasıl yapacağını öğretti mi?
Seni kimse anlamıyor.
İşte senin için bir mektup.
Kimse seni incitmeyecek.
- Sana aşık oldum.
- Size aşık oldum.
Senin için ne önemli?
Seni seviyorum, Tom.
Davet edildin mi?
Seni terk etmeyeceğim.
Senin hakkında endişeleniyorum.
- Bu seni neşelendirmeli.
- Bu sizi neşelendirmeli.
- Bu sizi keyiflendirmeli.
- Bu seni keyiflendirmeli.
Senin rumuzun ne?