Examples of using "ареста" in a sentence and their turkish translations:
Şüpheli tutuklanmaktan kaçınmak istedi.
Tutuklandıktan sonrasında söylemleri ise
ve Dreyfus'un bıraktığı yerden casusluk çalışmalarını devam ettiriyor.
Tutuklanmamdan hemen sonra birkaç kez sorgulandım.
Sovyetler zamanında Baptistler tutuklanmamak için ormanda gece vakti vaftiz olmaya mecbur kalıyordu.